menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Göç ve göçmenler tehdit mi, fırsat mı?

7 0
monday

Geçtiğimiz hafta ABD Ulusal Güvenlik Belgesi üzerinden Avrupa’daki çöküşün ana sebebi olarak göçün gösterilmesinin değerlendirmesini yapmıştık. Ama konu göç olunca meselenin Türkiye’ye bakan tarafının da gündeme getirilmesi yönünde siz okuyucularımızda beklentinin oluştuğunu fark etmiş olduk.

Son yıllarda siyasetin ana gündem maddeleri arasında üst sıralarda kendisine yer bulan göç, bir vakıa olarak ilk kez karşılaşılan bir olgu değil elbette.

Bunun için insanlık tarihiyle özdeş bir okumanın yapılması gerekiyor. Hareket kabiliyetine sahip olan insan başta açlık ve barınma ihtiyacı olmak üzere ticaret, eğitim, savaş, doğal afet gibi çeşitli sebeplerle tarih boyunca yer değiştirmiştir. Bunlar kısa mesafeli olduğu kadar oldukça uzun mesafeli göçler şeklinde de cereyan etmiştir.

Bu durum yalnızca bir yer değiştirme hareketi olarak da algılanmamalıdır, zira göçün gerçekleşmesiyle birlikte gidilen yer de, bırakılan yer de yeni bir formata dönüşmektedir. Güncel örnekten yola çıkarsak ne Suriye eski Suriye’dir ne de Türkiye eski Türkiye’dir. Türkiye’deki Suriye algısı da Suriye’deki Türkiye algısı da büyük ölçüde değişiklik göstermiştir. Göç bu yönüyle dönüşen ve dönüştüren bir yapıya sahiptir. Bu yapısıyla göç, bazen bir tehdit olabildiği gibi bazen de ciddi fırsat alanları açmaktadır. Geçmişte yalnızca Türkmen nüfusun Türkçe konuşabildiği Suriye’de bugün Türkçenin kullanımı yaygınlaşırken, Türk örf ve âdetlerinin de Suriye’ye taşınması önemli bir etkileşime........

© Milli Gazete