Hadislerden Dersler: İslam hukukuna göre kadının reis olamayacağı hususunda icma vardır

Peygamber Efendimiz (A.S.M.), İslâmiyet’i bütün dünyaya tebliğ meyanında dünyanın bütün büyük devletlerinin reislerine mektuplar gönderdi ve onları İslâmiyet’e davet etti. Bunlar arasında İran devleti de vardı. Ne var ki, bu devletin reisi Kisra Hüsrev Perviz Peygamberimizin (A.S.M.) mektubunu okuyunca yırtıp parçaladı. Peygamber Efendimiz de, “Parça parça olsunlar!” diye dua buyurdu. Hüsrev Perviz, oğlu Şirveyh tarafından hançerle parça parça edildi ve karnı deşilerek öldürüldü. Şirveyh altı ay yaşadıktan sonra öldü. Bu muhteris adam hırs-ı câh ile kardeşlerini de öldürmüştü. Kendisine halef olacak erkek evladı da bulunmadığından kızı Buran tahta oturmuştur. İran tahtına bir kadının oturduğu Peygamber Efendimize (A.S.M.) bildirilince şöyle buyurdu: “Mukadderatını bir kadının eline veren millet felâh bulmaz!” (Sahih-i Buhârî Muhtasarı Tecrid-i Sarih Tercemesi ve Şerhi, c.10, s. 449)

Bu konuda Peygamber Efendimizin (A.S.M.) başka hadisleri de vardır. İşte fıkıh âlimleri bu hadislere dayanarak kadının reis olamayacağına hükmetmişlerdir. Bu bakımdan hiçbir İslam devletinde kadın idareci olmamıştır. Kadın reis olmadığı gibi, vali, müftü, şeyhülislam, imam ve sair idareci de olamaz. Yukarıdaki hadis-i şerifin şerhinde şöyle denilmektedir:

“‘Mukadderatını bir kadının eline bırakan millet felâh bulmaz’ vecizesiyle Resul-i Ekrem İslâm’ın amme hukukunun en mühim bir kaidesini koymuştur. Bu kaideye göre, İslâm hukukunda amme velayeti denilen devlet teşkilatı riyaseti ancak erkek........

© Milli Gazete