Asgari tiyatro

Her sene, Aralık ayının bu dönemleri “asgari ücret dönemi” olarak biliniyor artık. Önceleri kimseleri ilgilendirmeyen asgari ücretin “temel ücrete” dönüşmesi gibi, kamuoyunun ilgisinin de asgari ücret toplantılarına kayması artık yeni normalimiz. İleri mi gitmişiz, geri mi gitmişiz, tartışılır.

İsmi pek bir heybetli, tumturaklı olan Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun müteaddit toplantılarına da alıştık. Önce bir giriş, sonra gelişme ve nihayetinde de sonuç toplantıları.. Peki neden defalarca toplanıyorlar da bir defa da hallolacak basit bir meseleyi bir sürece yayıyorlar?

Tek bir toplantı yapılsa ve bu toplantı misalen 8-10 saat sürse ve mesele hallolsa olmuyor mu? Ekonomik veriler elde hazır değil mi, işçi ve işverenin talepleri belli değil mi zaten? Neden bu süreçle oyalanıyor kamuoyu?

Asgari ücrete yapılacak zammı sürekli olarak “enflasyonla mücadele” bağlamında ele alma huyu var hükümet ve işveren kanadında. Halbuki ücret artışının enflasyona yansımasının düşük düzeyde olduğu yönünde karşı bir görüş de var. Enflasyon beklentilerini besleyeceği meselesine gelince, beklentilerin kırılamamasını tamamen ücret artışlarına yapılan/yapılacak zamlarla ilişkilendirmek kolaycılık değil mi?

Deutsche Bank Doğu Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Araştırma Direktörü Christian........

© Milli Gazete