Siyasetin partilerle imtihanı

Siyasi partiler, ortaya çıktığı tarihten beri önemli değişim ve dönüşümler yaşadı. Faydası ya da zararı ile ilgili farklı değerlendirmeler yapmak mümkün olmakla birlikte 150 yıllık bu serüvenin gerek dünya genelinde gerekse Türkiye özelinde ortaya koyduğu esaslı tecrübeler birikti. Ne var ki, bugün gelinen nokta siyasal süreçlerde partilerin rolünün önemli ölçüde zayıfladığını ispat ediyor.

Dünyanın kahrının belki de hiç olmadığı kadar arttığı bir dönemde en güncel konularda dahi partilerin oldukça silik, cılız bir görüntü vermesi siyasi partilerin yaşadığı krizin ne denli derinlerde olduğuna işaret ediyor.

Gazze soykırımı, salgınlar, ekonomik krizler, cinsiyetsizleştirme ve iklim değişikliği planları gibi nice güncel gelişme karşısında partilerin dut yemiş bülbüle dönen görüntü vermesi ve kısır politik çekişmelerle yetinmesi siyaset kurumuna olan güveni temelden sarsıyor.

Topyekûn bir suskunluk olmasa dahi partilerce yapılan çeşitli açıklamaların ya da sembolik eylemlerin sınırlılığı güven kaybının genele teşmil olmasına engel olamıyor ve böylece bütün partiler bu süreçten nasibini alıyor.

Elbette siyasi partilerin yaşadığı bu sürecin iktisadi, siyasi, sosyal, teknolojik ve psikolojik faktörlerden etkilenerek şekillendiğini biliyoruz. Nitekim Soğuk Savaş sonrası dönemde tek kutuplu dünya düzeninin açıktan tesis edilmesi, ırkçı kapitalist nizama uygun ekonomi politiğin ihdas edilmesini de beraberinde getirmiştir.

Keynesyenci politikaların yerini liberal........

© Milli Gazete