Slogan ve görselliğin baskın olduğu bir zamandayız. İnsanların düşünmeye zamanları yok. Düşünme alanlarının önü kapatılıyor. Zamanımızı aydınlatan düşünceyle bilinç verenler göz ardı. Dikkate alınmıyorlar. Bunlara fırsat da verilmiyor.
Sivri laflar eden, absürtlükleri ve saçmalıkları şiir diliyle süsleyenlerin zamanı. Bilge veya yüzyılın şairi olarak tanımlananlar ağızlarını burunlarını yayarak, keskin laflar edince birden dikkat çekiyor gibidirler. Neler söylediği değil, neleri nasıl dolayladığını, anlamsızlaştırdığını ya da sıradanlaştırdığını görünce ve duyunca sanki orada bir şeyler varmış sanısına kapılınıyor.
Irkçılık zamanı. Irkçılığı parlatan ve bunun kendince felsefesini yapanlarda insan unsuru genel değil ırkîdir. Kendi ırkını üstün tutan, önceleyen ve hatta tarihin derinliklerine kadar götüren bir karmaşa.
Filistinli kadınlar, çocuklar, ölen siviller onların dillerinde yer almıyor. Hazreti Adem Türk müydü değil miydi? Neredeyse Allah sadece bu ırkı özel olarak üstün yaratmış gibi. Bunu Yahudiler de söylüyor. Onlar, kendilerini seçilmiş ırk olarak tanımlıyorlar.
Batı’nın beyaz ırk üstünlüğü savları yüzyıllardır vardır ve onlar bundan hiçbir zaman vazgeçmemişlerdir. Bu üstünlüklerini........