Savaş ve Barış Arasında Kalan Dünya |
Dünyada savaş rüzgârları esiyor. Üstelik bu harpleri isteyenler, barış ödülü peşinde koşan hırslı, gaddar ve zalim idarecilerden oluşuyor. Bazılarına şaşırtıcı gelebilir ama kendisini “demokrasinin merkezi” kabul eden bir ülke savaş çığırtkanlığı yapıyor. ABD’den ve onun klinik bir vaka hâline gelen Başkanı Trump’tan bahsediyorum. Daha iki gün önce “Savunma Bakanlığı”nı “Savaş Bakanlığı” olarak değiştirdi. Artık “savunmada” olmayacak, “Savaşçı ruh”larını göstereceklermiş. (!) Bugüne kadar ne zaman savunmada kaldınız ki? Her zaman zalim, saldırgan, aymaz, emperyalist ruhlu, bela oldunuz. Bunu Gazze’de bütün dünya görmüyor mu? Dünyanın 193 ülkesinden neredeyse 191’i Siyonist İsrail’in soykırımına karşı çıkıyor. Bu zalimleri açıktan destekleyen tek ülke ABD. Hormonlu ülkenin maskesi düşmüş, gerçek niyeti böylece ortaya çıkmıştır. İyi ki emperyal hevesleri olan, dünyanın her bölgesine göz dikmiş ülkelerin sayısı fazla değil. Yoksa hayat yaşanmaz olur, kıyametin ayak sesleri işitilirdi. Gazze’deki insanlık dışı zulüm devam ediyor. Peki ya Doğu Türkistan’ı unutabilir miyiz? Kırım Türklerini nisyana terk edebilir miyiz? Bosna’da yaşanan dram gözümüzün önünden geçiyor. Kerkük Türkmenlerine, Kırım Türklerine karşı işlenen cinayetler kimin hafızasından silinebilir? Karabağ, Arakan ve diğer mazlumlar…
‘‘BİZ İMAR VE İHYA EDERİZ’’
Cuma günü arkadaşlarla birlikte Hekimoğlu Ali Paşa Kültür Merkezi’nin bahçesinde, “İstanbul Sohbetleri”nde dinleyiciydik. Konuşmacımız kıymetli araştırmacı, tarihçi yazar Nurettin Taşkesen’di. Yeni yayımlanan Uhud Kerbela Gazze kitabı çerçevesinde konuştu. Tarih boyunca yaşanan acılardan bahsetti. Sohbete katılan ilim, fikir, sanat ve medeniyet mensupları da görüşlerini beyan ettiler. Oradan özetle çıkardığım husus şu oldu. Biz yüce bir dinin bağlıları, muhteşem bir medeniyetin mensuplarıyız. Ve bizim “kitabımızda” zulüm, işkence, soykırım, işgal yazmaz. Biz imar ve ihya ederiz. Asla yakıp yıkmayız. Savaşlarda bile toprak fethiyle yetinmez gönülleri de fethetmeye çalışırız. Bu bakış açısıyla, kitaplar eşliğinde tarihimizde biraz dolaşalım. Ola ki ibret çıkaranlar olur.
KUTADGU BİLİG
“Türk’ün Kadim Bilgelik Kitabı” olarak bilinen, Yûsuf Hâs Hâcib’in Kutadgu Bilig kitabı Yaşar Çağbayır’ın titiz ve yetkin çalışması olarak Ötüken Neşriyat’tan çıktı. Takdim sözü: “Akıl olsun kılavuzun, danışmanın bilgi.” Kutadgu Bilig bir rehber, kılavuz, yol açıcı eser. Yusuf Hâs Hâcib tarafından kaleme alınan eser, İslami Türk edebiyatının ilk büyük şaheseri kabul ediliyor. Kitap, dünya saadeti ve iktidarı ile birlikte ahiret mutluluğunu dileyen kişiler ve toplumlar için ufuk açıcı bir çalışma. Yaygın olarak kullandığımız “dünya ve ahiret saadeti”ni temin etmek amacıyla yazılmış bir ilim, irfan ve hikmet kitabı. Fazilet, ahlak, adalet, erdem, hoşgörü, sevgi, bilgelik ve hürmet gibi bütün insani ve İslami kavramların ustalıkla işlendiği eserde sadece siyaset ve idare meseleleri ele alınmıyor, kişinin ahlak gelişimi için gereken özellikler ve hususiyetler de göz önüne konuluyor. Yani bir bakıma bir nasihatname. Kitabın tanıtım........