Ekonomik sıkıntılara rağmen kültür, sanat, fikir ve edebiyat dergilerinin yayına düzenli olarak devam etmesi ümidimizi artırıyor.
Edebiyata ve sanata meraklı olan gençlerimizin en büyük isteklerinden birisi kitap yayımlamak, diğeri de dergi çıkarmaktır. Bana sorduklarında kitap konusunda acele etmemeleri gerektiğini, kendilerini hazır hissettiklerinde ve çalışmalarının ilgi gördüğünü gördüklerinde harekete geçebileceklerini söylüyorum ve ekliyorum: “Her kitabın bir kaderi var. Bir kitabın ne zaman yayımlanacağını bilemeyiz.” Tevekkül sahibi gençler bu sefer, “Hocam bari bir dergi çıkaralım!” diyorlar. O zaman da şöyle diyorum: “Arkadaşlar dergi çıkarmak kolay gibi görünür ama aslında o kadar da değil. Zor, zahmetli bir iştir aslında. Öncelikle maddi imkânınız olacak. Şair ve yazarlardan geniş bir çevreniz olacak, bir yıllık birikmiş yazılar elinizin altında olacak. Ama dergilerle hemen temas kurun. Öncelikle onlara edebî çalışmalarınızı gönderin. Hemen yayımlanmazsa acele etmeyin. Gün gelir editörler, kıymetli yazılarınızı yayımlamak zorunda kalır. Ama bu işte de çıraklık-kalfalık-ustalık usulü esastır. Yani önce dergilerde görüneceksiniz, sonra vazgeçilmez olacaksınız, son olarak ustalaşıp dergi çıkarabilecek veya yöneticisi olabilecek noktaya geleceksiniz.” Tabii sabırlı ve kararlı olanlar bu teklifimi kabul ediyor, aceleci olanlar ise söz dinlemeden birkaç arkadaşla alelacele bir dergi çıkarıp birkaç sayı sonra da kapatıveriyorlar. Elbette bu emeğe, enerjiye yazık. Bizim boşa harcanacak tek bir saniyemiz ve israf edilecek tek bir kuruşumuz yok!
Dergiler ve çıkış maceraları hakkında bunca laf ettikten sonra biz azimle, sabırla, kararlılıkla her ay dergileri omuzlayan, bin bir mihnet ile uğraştıktan sonra matbaadan gelen dergiyi görünce bütün yorgunluğunu unutan dergici dostları buradan önce selamlayalım. Kendilerine kolaylıklar, hayırlı yayınlar dileyelim. Sonra da yeni dergilerimizden yine her zaman olduğunu gibi muhtasar olarak bahsedelim. Biz az söylesek bile siz dergileri alıp okuyacak, çoğu bulacaksınız. Buna inanıyorum.
ŞEHİR VE KÜLTÜR 11. YILINA GİRDİ
Kıymetli yayıncı, yazar ve kültür adamı Mehmet Kâmil Berse’nin Genel Yayın Yönetmenliği’nde neşriyatına devam eden Şehir ve Kültür dergisi, Fatih’te hazırlanıp Türkiye’ye dağılmaya devam ediyor. Önce derginin mizanpajının kısmen yenilendiğini müjdeleyelim. Dergi teknik bakımdan daha mükemmel bir noktaya doğru gidiyor. Derginin Görsel Yönetmeni Yakup Tutum kardeşimi kutluyorum. Ağustos’ta 121. sayısı çıktı. Hakikaten zaman çok çabuk geçiyor. Daha dün gibiydi derginin ilk sayısını göreli. İyi bir yönetim, sağlam bir yazar kadrosu ve teknik ekiple “mektep dergi” olma yolunda ilerleyen Şehir ve Kültür dergisine emek veren herkesi tebrik ediyorum. Bu sayıda Ümit Meriç, Nazif Gürdoğan, Süleyman Kızıltoprak, Kâmil Uğurlu, İsrafil Kuralay, Mehmet Mazak, Bilal Arıoğlu, Muhsin İlyas Subaşı, İsmail Bingöl, Muhsin Karabay ve diğer yazarların yazılarını okuyoruz.
MEHMED ÂKİF ERSOY ÖZEL SAYISI
Küçükçekmece İlçe Millî Eğitim Müdürlüğü tarafından hazırlanan dönemli edebiyat-kültür sanat dergisi Cümle’nin üçüncü sayısı, “Mehmet Âkif Ersoy Özel Sayısı” olarak kültür hayatımıza kazandırıldı. İlçe Milli Eğitim Müdürü Murat Gözüdok’un himayesinde ve Osman Koca’nın Yayın Danışmanlığı’nda çıkarılan dergiye emek verenlerin listesi kabarık. 352 sayfalık hacimli dergide Ahmet Sezgin, Ali Bal, Ali Haydar Haksal, Âlim Kahraman, Ayla Ağabegüm, Aziz Erdoğan, Bekir Tuncer Salihoğlu, Berat Demirci, Bestami Yazgan, Duran Çetin, Dursun Ali Tökel, Elif Sönmezışık Aydın, Emel Nermin Temel, Ergün Yıldırım, Ersin Nazif Gürdoğan, Fahrettin Gün, Fahrettin Tuna, Funda Özsoy Erdoğan, Hasan Aycın, Hüseyin Yorulmaz, İsmail Kıllıoğlu, Mahmut Babacan, Mehmet Kurtoğlu, Mehmet Nezir Gül, Mehmet Nuri Yardım, Muhammet Sani Adıgüzel, Mustafa Özçelik, Mustafa Uçurum, Nurettin Durman, Özcan Ünlü, Recep Garip Selvigül Kandoğmuş Şahin, Sevgi Korkusuz, Seyfettin Ünlü, Suavi Kemal Yazgıç, Şaban Sağlık, Şakir Kurtulmuş, Şule Köklü, Uğurcan Güler, Yusuf Tosun ve daha birçok yazarın makalesi yer alıyor. Tabii bütün bu yazılarda Âkif’in farklı cepheleri üzerinde duruluyor. Âkif için hazırlanmış dört dörtlük, esaslı bir sayı. Emek verenlerin ellerine, kalemlerine, yüreklerine sağlık.
ZİYA OSMAN SABA SEVGİSİ
Kitabımın adıdır Ziya Osman Saba Sevgisi. Edibimiz hakkındaki ilk çalışmam ise biyografiydi. Hakikaten edebiyat dünyasında bir Saba rüzgârı, muhabbeti esti. Geçmişte Ziya Osman’a burun kıvıran bazı kibirli edebiyatçılar, daha sonra şairimizi ve hikâyecimizi keşfetti. Az çok herkes ondan bahsetmeye başladı. Geç de olsa değerlerin fark edilmesi iyi. Yeter ki büsbütün nisyana terk edip nankörler zümresine katılmayalım. Bu sefer beni sevindiren ilgi, bir okulumuzdan geldi. Aksaray’daki meşhur ve tarihî güzel bina Pertevniyal Lisesi yöneticileri, geçen dönem önemli bir hizmete imza attı. Geçmişte de........