Drone Provokasyonlarının arkasındaki gerçek: Doğu Akdeniz Gaz Savaşları
Son günlerde Türkiye'nin batı bölgelerinde yaşanan insansız hava aracı (İHA-SİHA) olayları, sadece bir savaş kaosunun yansıması mı yoksa daha karanlık bir planın parçası mı? Aralık 2025'in soğuk günlerinde peş peşe gelen bu düşüşler –Çankırı'da vurulan İHA, Kocaeli İzmit'te ormanlık alana inen(!) Orlan-10 ve Balıkesir Manyas'ta boş araziye çakılan Merlin-VR benzeri araç– tesadüfün ötesinde bir senaryo izlenimi veriyor.
Öncelikle, olayların kronolojisini hatırlayalım. 15 Aralık 2025'te Karadeniz üzerinden giren kimliği belirsiz bir SİHA, Türk Hava Kuvvetleri F-16'ları tarafından Çankırı-Elmadağ civarında vurularak düşürüldü. Bu, net bir müdahale idi; sistem tespit edilmiş, bilerek vurulmuştu. Ancak bu olay, zincirin ilk halkası gibi görünüyor. Ardından 19 Aralık'ta Kocaeli'nin İzmit ilçesine bağlı Çubuklubala Mahallesi'nin ormanlık alanında Rus menşeli Orlan-10 tipi bir keşif İHA'sı bulundu. Araç, neredeyse hiç hasar almadan inmiş durumdaydı; sanki kontrollü bir iniş yapmış gibi.
Ertesi gün, 20 Aralık'ta Balıkesir'in Manyas ilçesi Salur Mahallesi'nde boş bir araziye başka bir İHA düştü; incelemelerde bunun Merlin-VR tipi olabileceği değerlendirildi. Bu üç olay, beş gün gibi kısa bir sürede gerçekleşti ve arka arkaya gelmeleri tesadüfün sınırlarını zorladı. Resmi makamlar, bu İHA'ların Rusya-Ukrayna savaşının Karadeniz'deki uzantıları olduğunu belirtti. İçişleri Bakanlığı, İzmit'teki aracı açıkça Rus yapımı Orlan-10 olarak tanımladı ve keşif-gözetleme amaçlı olduğunu açıkladı. Manyas'taki araç ise detaylı inceleme için Ankara'ya nakledildi. Yetkililer, olaylar arasında doğrudan bir operasyonel bağlantı olmadığını vurgulamalarına rağmen, zamanlama ve konumlar farklı bir resim çiziyor.
Teknik detaylara inildiğinde şüpheler katlanıyor. Orlan-10 gibi keşif İHA'ları, kamikaze tipi dronlardan temel farklar taşıyor. Kamikaze modeller –örneğin İran yapımı Şahidler veya Rus Geranları– tek bir koordinata programlanır, uçuş sırasında GPS karıştırmayla (jammer) kolayca saptırılabilir. Dünyada bu tür sapmaların yüzlerce örneği var; bağlantı bozulunca veya jammer devreye girince araç rotasından çıkar ve rastgele bir yere düşebilir. Geçen sefer Çankırı'ya düşen sistemin kamikaze tipi olduğu söylenmişti; o olayda sorgulama yapılmamıştı çünkü teknik olarak mümkün.
Ancak İzmit ve Manyas'takiler keşif İHA'sı. Bu araçlar gerçek zamanlı operatör kontrolüyle yönetilir; TB2 veya TB3 gibi sistemlerle sürekli iletişim halindedir. Bağlantı koparsa, bütün modern İHA'lar gibi otomatik olarak kalkış noktasına dönmek üzere programlıdır. "Eve dön"modu devreye girer ve araç kendi üssüne yönelir. Bu durumda, Karadeniz üzerinden 300-600 kilometre saparak Türkiye'nin iç bölgelerine ulaşması, yakıt bitimiyle açıklanamayacak kadar anormal.
Daha da dikkat çekici olan, iniş şekli. Yakıtı biten bir İHA normalde dikine çakılır; yüksek hızda yere çarpınca ciddi hasar alır. Oysa İzmit'teki Orlan-10 ormanlık bir alana inmiş ve bütünlüğünü büyük ölçüde korumuş. Dallar, ağaçlar arasında hasarsız kalmak fizik kurallarına aykırı denecek kadar düşük ihtimal. Manyas'taki araç da benzer şekilde boş araziye yumuşak iniş yapmış. Bu durum, araçların "kendi kendine düşmediği", kontrollü bir şekilde bırakıldığı veya paraşütle indirildiği ihtimalini güçlendiriyor.
Araçlardaki Rus amblemleri –kızıl yıldız roundelleri– şüphe uyandırıyor. Açık kaynak incelemelerinde, savaşta kullanılan yüzlerce Orlan-10 fotoğrafında böyle belirgin Rus işaretlemesi nadir görülüyor. Bu işaretler sonradan mı eklendi? Bu, klasik bir sahte bayrak (false flag) operasyonu izlenimi veriyor: Araçlar Rus gibi gösterilerek Moskova suçlanıyor, ama arkasında başka bir aktör var. Jeopolitik bağlamda, olaylar doğrudan Rusya-Ukrayna çatışmasının Karadeniz'e sıçramasıyla ilişkilendiriliyor. Romanya ve Bulgaristan'da benzer sapmalar sık görülürken, Türkiye'nin rotada olmaması anlamlı bir anomali oluşturuyor. Arka arkaya üç olay, tekrara düşmüş bir anomalile sebep oluyor. Normalin ötesine geçen her tekrar, asker ve istihbarat dünyasında şüphe nedeni. Bu bağlamda en güçlü şüpheli, Yunanistantoprakları veya adalarını kullanarak Türkiye'ye yönelik bir refleks ölçme operasyonu düzenleyen taraf. Doğu Akdeniz ve Ege'deki kronik gerilimler göz önüne alındığında, stratejik üslere yakın noktalarda İHA bırakmak tehdit algısı oluşturmayı hedefleyebilir.
Gölcük Türkiye'nin en büyük donanma merkezi; karşısındaki İzmit kırsalına kontrollü iniş, donanma unsurlarını yoklama niteliğinde. Benzer şekilde, Manyas'ın Balıkesir jet üssüne yakınlığı hava savunma tepki sürelerini ölçme amacı taşıyabilir. Yunanistan'ın........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Daniel Orenstein
Beth Kuhel