Haddini Aşan Zıddına Dönüşür |
"Bir şey sınırını aştı mı zıddına dönüşür. Sevinç acıya, sevgi nefrete, haz ıstıraba ve nimet külfete..." sözünü galiba ilk defa merhum Sezai Karakoç üstattan duymuştuk.
Sonradan Hz. Ali(ra) den de böyle bir söz geldiğini öğrendik.
En sonunda ise İmam Gazali’nin(rha) de bu meyanda sözler söylediğini okuduk.
İbni Arabi' nin “Hareketi çok olan kimseye, her şeyin lüzumsuzu daha hızlı ulaşır.” şeklindeki sözü de başlıktaki ifadeyi farklı bir şekilde anlatmaktadır.
“Bir şey haddini aşarsa zıddına dönüşür” ifadesi en sonunda Ahmet Cevdet Paşa(rha) nın meşhur eseri Mecelle’ de temel ve esaslı bir kaide olarak yerini almıştır.
Tasavvuf adı verilen ilim ve irfan meclislerinde de “bir şey haddini aşarsa zıddına inkılap eder" sözü, nesneler ve olguların belli sınırlar geçildikten sonra zıtlarına dönüştüğünü ifade için sıkça kullanılmıştır.
Tabiata bakınca da herhangi bir şeyin zıddına dönüştüğünün en açık örneği haddini aşan bütün trajedilerin sonunun komedi olması ile veya kahkahalarla gülen kişinin aşırıya kaçtığında sonunda gözünden yaş aktığı ve sevincin de hüznün de aşırısının insanı öldürdüğünün görülmesi ile defalarca ispatlanmıştır.
"Bir şey sınırını aşarsa zıddına dönüşür." sözünden ilhamla özgürlüğün anarşiye dönüşmesinin dini konularda en açık şeklini, Sahih Sünnet ve Hadis inkârcılığında, siyaset alanlarında ise aşırı özgürlüğün sonunda özgürlükleri yok ederek, bir kişinin veya bir grubun elinde........