Yaşlanmak |
"Yaşlandık." diyorlar... Doğru diyorlar. Zira gerçekten de yaşlanıyorlar. "Siz benim gençliğimi görecektiniz! Ne yakışıklı adamdım/çok güzel kadındım." diyorlar. Bunu söyleyerek, kastettikleri görüntüyü zaten artık hiçbir zaman göremeyeceğimize dayanarak ve güvenerek, kantarın topuzunu kaçırmıyorlarsa şayet, onu da doğru söylüyorlar, evet. Tabii şu anda o kadar da yakışıklı adamlar veya güzel kadınlar olmadıkları, muhkem. Neticede, yaşlandıklarını söylerlerken, çirkinleştiklerini kastediyorlar zaten onlar da, çoğu zaman.
Nitekim gençliğin, kendine has ve göz alan bir ışıltısı vardır... Hani sonraki yıllarda -dışarıdan- yapılan hiçbir estetik müdahale, o pırıltıyı yerine koyamıyor, koyamaz. İnsan eliyle oluşturulan ve tazelik süsü verilen gergin, sıkı ve dolgun görüntülerin altındaki ve ardındaki yorgunluğu ve eski(miş)liği, bir bakışta seçiyorsunuz çünkü ışık eksik orada, ışık! Işık ki, konunun esas şeytan tüyü... Gençliğe özgü olan o pırıltı ve aydınlığa; işin o soyut tarafına, hiçbir estetik işlem vasıtasıyla ulaşılamıyor, sözün özü...........