Euro 2024’te yolumuza devam ediyoruz. Gürcistan galibiyeti ile gruplara güzel bir başlangıç yapan Milli Takımımız, Portekiz yenilgisi ile biraz moralleri bozsa da Çekya galibiyeti ile gruptan çıkıyor ve son 16’ya kalıyordu. Son 16 turundaki rakibimiz Avusturya öyle yabana atılacak bir takım değil ve bazı otoritelerce gizli favorilerden biri olarak gösteriliyordu.
Açık söylemek gerekirse maç öncesi hiç umutlu değildim ve Avusturya’nın bu turu geçeceğini düşünüyordum. Kadro olarak biz istikrar sağlamazken onlar başlarında kurt hocaları Ralf Rangnick ile makine gibi işleyen bir takım oluşturmuşlardı. Bana göre bizim çocuklar gruptan çıkarak görevini yapmıştı, elensek de çok önemli değildi. Ama müthiş bir galibiyet ile tüm otoriteleri şaşırttık. Zaten Rangnick, maç sonu açıklamalarında eleneceklerini hiç düşünmediklerini söylemişti ve elendikleri için çok şaşkındı.
Ancak Montella öyle bir taktikle sahaya çıktı ki Avusturya neye uğradığını şaşırdı. Maçın daha ilk dakikası dolmadan bulduğumuz gol onları daha da şaşırttı, kimyalarını bozdu, tüm maç boyunca gergin olmalarına yol açtı. Zaferin mimarları arasında Montella hocayı ilk sıraya koyuyorum. Rakibi çok iyi analiz etmiş, dersine iyi çalışmış. Portekiz maçı sonrası hocayı saygısızca eleştiren ve futbolun F”sininden anlamayan bazı kendini bilmezler herhalde özür borçlarını en kısa zamanda öderler.
Neydi Montella’nın taktiği?
Top bizde iken Kaan-Merih ve Abdülkerim ile üçlü defansa dönüyor, kanatlardan Mert Müldür ve Ferdi ile rakibe bindirme yapıyorduk. Top onlara geçince de iki bekimiz kanatları kapatıyor ve 5’li bir defansa dönüyorduk. Bu arada kaptığımız toplarla da hızlı geçiş hücumları deniyorduk.
İşin açıkçası........