Türkiye kurtulur medya kurtulmaz |
Medya Günlüğü’nde spor yazıları yazan “Mentor” mahlaslı arkadaşımla geçenlerde Whatsapp’ta sohbet ediyorduk.
Kendisi Fenerbahçe taraftarı, bunu saklamıyor zaten ama yayınlanan yüzlerce yazısının belki de üçte biri Türk spor medyasının ahlak ve etik tanımaz rezil durumuyla ilgili. Sohbetimiz sırasında yine aynı konudan yakınınca, ” Türkiye kurtulur medya kurtulmaz” dedim. Benim kadar kötümser değildi, “Durum değişirse, birkaç nesil sonra düzebilir” dedi, bense ısrar ettim: “Bu iş bitti artık!”
Fazla iddialı, karamsar ve abartılı bir yorum görünebilir ama değil, üstelik sadece spor medyası değil, genel olarak Türk medyası içine düştüğü kuyudan artık çıkamaz.
Geçen haftanın medyayla ilgili tartışma konularından biri gazetecilerin ekranlarda siyasi parti sözcüsü gibi konuşmasıydı. Hürriyet yazarı Hande Fırat, “İster muhalefet ister iktidar kanadına yakın medya kuruluşu olsun ne yazık ki hepimiz çizgiyi aştık. ABD’de, Avrupa’da bir gazeteci ekrana çıkıp bir partinin sözcüsü gibi konuşamaz. Yorum yapar ama mesafesini korur. Türkiye’de ise bu sınır neredeyse tamamen silinmiş durumda. Gazeteciler siyasi aktör gibi konuşuyor” diye yazdı.
Çok gecikmiş, artık anlam taşımayan içi boş bir günah çıkarma, teker kırıldıktan sonra “acaba artık gazetecilik mi yapsak” demek trajikomik ama Türk medyasının tek sorunu keşke bu olsa…
Şu anda medyanın can çekiştiği doğru ama bunu sadece son 20-25 yılda yaşanlara bağlamak gerçeği ıskalamak olur.
Gazeteciliğe başladığım 1983’te bile iyi, deneyimli ve bilgili gazeteciler azınlıktaydı. Özverileri ve........