menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İnsanın değişmeyen sınavı: Değişim

11 0
16.12.2025

Bugün, ekip toplantılarından kahve molalarına, yönetim kurulundan sektör etkinliklerine kadar her yerde tek bir konu hâkim: Yapay zekânın (AI) baş döndürücü bir hızla hayatımıza girişi. Tüm bu sohbetler, bir noktada illaki aynı soru etrafında dönüp dolaşıyor: Yapay zekâ işimizi elimizden alacak mı?

Biyolojik olarak istikrarı sürdürmeye programlanmış canlılarız. Bilinmeyenle karşılaştığımızda amigdalamız (ilkel beyin) tetikleniyor; değişime verdiğimiz ilk tepki, hayatta kalma içgüdüsüyle yenilikleri bir tehdit olarak algılamak oluyor. Oysa tarih boyunca insanlığın geçtiği köklü değişimlerde, başarılı ve dirençli toplumların belirleyici özelliği bu refleksi aşabilme yeteneği olmuş hep.

İnsanlık tarihi, teknolojinin toplumu kökten değiştirdiği ve kuralları yeniden yazdığı anlarla dolu. Her geçiş sürecinde büyük kaygılar yaşanmış ve değişim dirençle karşılaşmış. Ancak her seferinde sonuç, muazzam bir toplumsal ilerleme olmuş. Bu durumu, insanlığın geçirdiği büyük kırılımlar ve o dönemde verilen tepkiler üzerinden örneklendirelim.

Avcı-toplayıcı toplumdan tarım toplumuna geçişi düşünelim. Bu sadece ne ile beslendiğimizden öte, sosyal yapıların, mülkiyet kavramının ve günlük yaşamın tamamen altüst olmasıydı. Bu geçiş korkutucu derecede belirsizdi ancak bildiğimiz anlamda medeniyeti doğuran kırılım da buydu. Tarım devrimi, insanlığın yerleşik hayata geçmesini, şehirler kurmasını, karmaşık sosyal ilişkiler geliştirmesini ve bugün sahip olduğumuz medeniyetin temellerini atmasını sağladı.

Benzer şekilde, Gutenberg matbaayı icat etmeden önce bilgi seçkinlerin tekelindeydi. Bilginin mekanikleşmesi, birçokları tarafından........

© MediaCat