DEVLETE VE BİREYLERİN FARKLILIKLARIYLA BİRLİKTE YAŞAMI!
İnsanlık tarihi, farklı dil, din, renk, kültür ve kimliklerden insanların aynı coğrafyalarda yan yana yaşadığı örneklerle doludur. Bu çeşitlilik, toplumları devletleri oluşturdu. Farklılıkların birliği devlet oluşumunun dayanıklılığını belirleyen yapısal bir unsurdur. Modern siyaset bilimi, sosyoloji ve kültürel çalışmalar, farklılıkların bir arada bulunmasını yalnızca kaçınılmaz değil, aynı zamanda ilerlemenin ve toplumsal barışın temel şartlarından biri olarak değerlendirir.
1. Birlikte yaşamanın temel öğesi nedir?
Birlikte yaşamın temel öğesi, karşılıklı saygıya dayanan eşitlik ilkesidir.
Bu ilkeye üç unsur yön verir:
a) İnsan onuru ve eşitlik
Her bireyin doğuştan getirdiği haklara ve onura sahip olduğunun kabulü, birlikte yaşamın etik temelidir. Dil, renk, inanç, etnik köken ya da kültür gibi farklılıklar, bir hiyerarşinin değil, çeşitliliğin unsurlarıdır.
b) Ortak yaşam sözleşmesi
Devletlerin anayasaları, toplumun yazılı ya da yazılı olmayan mutabakatları, birlikte yaşamın kurumsal zemini olarak işlev görür. Bu sözleşme, hiçbir grubun diğerine üstün olmadığını, tüm yurttaşların eşit haklarla topluma katıldığını garanti eder.
c) Empati ve karşılıklı tanıma
Birlikte yaşamın insani zemini empati; yani başkasının deneyimini, acısını ve mutluluğunu anlamaya çalışmaktır. Karşılıklı tanıma, farklı toplulukların varlıklarını tehdit olarak değil,........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein