Canlılığın, hayatın, yeni ifadeyle yaşamın dört unsuru (anasır-ı erbaa); hava, toprak, güneş ve su.
Hava: Gözle görülmez, elle tutulmaz. Yer kürenin her boşluğuna girebilen maddenin en ince hali…
Toprak: Her şeyin kökeni. Canlılar için ana rahmi. “Oradan geldik oraya gideceğiz, oradan da O’na döneceğiz” …
Güneş: Güneş ya da ateş. Hayatın enerjisi. Kötüleri ve kötülükleri yakan. İyilere şifa ve kuvvet, iyiliklere bereket…
Su: Hayatın ışığı ve cennete ait bir unsur. Damladan deryaya yaratılışın mayası…
Bu dört unsur, büyük âlem kabul edilen kâinatın (evrenin), ve küçük âlem olan insanın temel yapısını oluşturuyor. Bu benzerlik veya ilişki “Her ne var ise alemde, o da vardır ademde” vecizesi ile ifade edilmekte (1).
Su: Herkesin tanıdığı ama belki de çok az bildiği şey… Malumu ilam (bilineni açıklamak) olsa da hatırlayalım. Yerkürenin üçte ikisi (g’si) su ile kaplı. Dünyadaki suyun .5’i okyanuslardaki tuzlu su. Geriye kalan %2.5’i tatlı su. Tatlı su büyük oranda kutuplarda, buzullarda ve jeolojik tabaklarda yer altı suyu olarak bulunmakta. Gözelerde, göllerde, derelerde, çaylarda ve nehirlerdeki su toplam tatlı su potansiyelinin %1’inden daha az.
Ağırlık olarak insan bedenin P-70’ni su oluşturuyor. Yani yeryüzündeki su oranı ile insan vücudundaki su oranı benzer. İnsandaki ana ve kılcal damarlar, yeryüzündeki ırmak ve derelerle eşleştirilir. İnsan yaşlandıkça vücuttaki su oranı azalır. Dünya da yaşlandıkça kullanıma elverişli su oranı azaldığına dair çok işaretler söz konusudur. Yani “Her ne var ise âlemde, örneği var âdemde”.
Su konusunda hazırlanan bir raporuna göre, sadece Türkiye’de 60 yılda, 70 küçük göl maalesef kurudu (2). Bu göllerin büyüklüğü Van gölü ile eşdeğer. Van gölü, Tuz Gölü, Meke gölü gibi göllerde önemli düzeyde su çekilmesi gözlemleniyor. Dünyada kuraklığın artışının en açık göstergesi Aral Gölü gerçeği. Aral Gölü, aşırı ve bilinçsiz tarımsal sulama ve ekosistemin bozulması nedenleri ile kuraklığın en açık delili olarak gösteriliyor. Tarih sürecinde Aral gölündeki kuruma ekteki resimden izlenebilir. Tablo ne kadar üzüntü verici değil mi!
Hayat su ile başlar ve devamı suya bağlıdır. Susuz kalan canlı; bitki, hayvan fark etmez ölür. Su olmazsa tohum çimlenmez, bakteri çoğalmaz. En temel sağlık bilgisi; bir insan genellikle havasızlığa (oksijen) en fazla üç dakika, susuzluğa en fazla üç gün dayanabilir. Üç gün sonra böbrekler iflas eder, kanı süzemez ve hayat sona erer. Su hayattır, hayat sudur. Hava olmadan hayat........