Gazali’den Keşiş Pierre’e

Tarihi zeminde Haçlıların yakıtı olan şahsiyetler vardır. Kışkırtıcılık yapıyorlardı. Bunların en tanınmışlarından birisi şüphesiz Keşiş Pierre olarak anılan kişi idi. Hıristiyan kitlelerde haçlılık ruhunu aşılıyor ve uyandırıyordu. Fransa’da ve Frenkler arasında bu dalgayı kabarttı. Şarkta Haçlıları Müslümanların ganimetlerinin beklediğini söylüyordu. Haçlı şövalyeleri şarkta bal ve yağ bulacaklarını umut ediyorlardı. Bununla ayartılan kitleler savaşa yazılıyorlardı. Böylece Haçlı seferlerinin kıvılcımları ve yakıtları hazır hale geldi. Peki! Şarkta Keşiş Pierre’nin çabalarına karşılık veren şahsiyetler yok muydu? Bu hususta taşlanan şahsiyetlerden birisi Gazali olmuştur. Haçlı savaşlarının öncesinde Gazali ‘hiçbir şey yokmuş gibi’ iç dünyasına ve inzivaya çekilmişti! Bu içine kapanma ve inziva hali tam 11 yıl sürmüştür. Şam ile Kudüs arasındaki inziva döneminde birçok eser kaleme almıştır. Bunlar manevi eserlerdir. Muhalled eseri İhya-u Ulumiddin de bunlar arasındadır. Haçlı seferlerinin veya savaşlarının hazırlık dönemini Kudüs’te geçirmesine rağmen cihad konusuna hiç değinmemiştir. Ya da hakkında öyle bir algı oluşmuştur. Dr. Zeki Mübarek bu yönüyle Gazali’yi paylayan ve eleştirenler arasındadır.

Sufilerin genelde cihad nöbetinden kaçtıklarını veya kaçındıklarını söyler. Bu genelleme elbette yanlıştır. Gazali hakkındaki tahsisi de keza yanlıştır. Gazali’de Ahlak adlı bir eseri de olan Zeki Mübarek, Gazali konusunda şunları söyler: “ Niçin Haçlı savaşlarıyla alakalı bu bahsi açtım? Zira Keşiş Pierre Haçlı seferini başlatmak........

© Maarifin Sesi