“Pek” ve “Yürekli” Bir Dostun Ardından

Onu Bursa’da değil, Üsküp’te, Kosova’da tanıdım. Yıllar önce Murâd-ı Hüdavendigar’ın huzuruna varmak i.in davet etmişti Osmangazi Belediye Başkanımız Recep Altepe. Bir grup siyasetçi, bürokrat ve akademisyen otobüse binip yola düşmüştük.

Kafileyi Üsküp’te karşılayan iki güzel insan vardı; bunlardan birisi Fakültemiz mezunlarından Süleyman Baki, ötekisi ise kırsaçlı “genç” bir delikanlıydı. Sonradan devam edecek ilk temelleri orada, Üsküp fatihi Paşa Yiğit Beyin henüz restorasyonu yapılmamış olan türbesinin başında atılmıştı. Bu kır saçlı delikanlı, o vakit Meclis’te Bursa’yı temsil eden vekillerimizden biri olan Niyaz Pakyürek’ti.

Üsküp çarşısında dolaşırken, Paşa Yiğit beyi, II. Murad’ı ve Yahya kemali konuştuğumuzu hatırlıyorum. Tarihe merakının olduğunu öğrendim. Bursa mebusu, ama bir “macir” olarak kalbi Üsküp’te atıyordu.

Daha sonra Bursa’da, özellikle vekilliğin bitmesinden sonra çokça görüştük… Buluşma yerimiz Emirhan’da merhum Cahit Çollak’ın tekkesiydi. Her buluşmamızda bir tarih meselesini........

© Maarifin Sesi