menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Sessiz Sandıkların Çağı: Bahçeli’nin Kıbrıs cümlesi neyi değiştirir?

8 21
21.10.2025

Dünya yüksek sesle tartışıyor; kararlar ise en sessiz anlarda veriliyor.

Kuzey Kıbrıs’ta sandık kuruldu ama seçmenin yarısından fazlası gelmedi. Bu, seçim takvimine düşülmüş bir dipnot değil; 21. yüzyıl siyasetinin en çıplak cümlesi: “Güvenmeden oy vermem.” Sessiz sandık, kötü aday listelerinden ibaret değildir; yorgun kurumların, dağınık devlet aklının ve boşalan gelecek tasavvurunun sonucudur.

Tam bu sessizliğin üstüne, Ankara’dan MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin çıkışı geldi: “Katılım bu kaderi belirlemez; federasyon masalı kapansın, ”Kıbrıs Türkiye’ye bağlanmalı. Kimine sert, bana göreyse çıplak bir gerçekçiliğin ilanı: Kıbrıs, Türkiye’siz masa kaldıramaz; Doğu Akdeniz güvenliği Türkiye’siz dizayn edilemez. Bu yalnız Ankara’ya değil, Brüksel’e, Londra’ya ve Atlantik hattına söylenmiş bir cümle.

Benim tezim net: Dünya, diplomasinin nezaketinden caydırıcılığın muhasebesine geçti. Adı da belli: Garantörlük Çağı. Barışı artık niyet değil, kapasite koruyor. Kıbrıs bu yeni çağın laboratuvarı.

Düşük katılım bir rejim eleştirisidir: “Seçim var; seçenek yok.” Neden?

* Denetim aşınması: Denetlenmeyen kurum önce rehavete, sonra keyfiliğe, sonunda çürümeye kayar.
* Disiplin erozyonu: Kural işlemeyince liyakat buharlaşır, sadakat kural olur.
* Liyakat kaybı: Devlet “işi iyi yapana” değil “yakına” yaslandığında vatandaş sandığa yabancılaşır.
Bu tablo yalnız Kıbrıs’a özgü değil; Washington’dan Berlin’e, Tel Aviv’den Moskova’ya kadar tartışmanın özüne sızmış durumda. Çözüm büyük laflar değil, net bir........

© Kocaeli Koz