İngiltere’de yükselen ırkçılık ve yabancı düşmanlığı sokaklara taştı. 14 yıl süren Muhafazakâr Parti iktidarının sebep olduğu krizleri ekonomi politikalarıyla çözememesi ve Brexit dahil yabancı karşıtlığı üzerinden kendini temize çekememesi ırkçıları bir yerde sahipsiz bıraktı.
Hem görüşleri hem kendileri muhalefette kalan Muhafazakârlar, sosyal demokratların aslında bu derecede olmasını pek de hak etmedikleri seçim zaferlerine tepkilerini sokaktaki yabancılardan özellikle de Müslümanlardan çıkarmaya kalktılar.
Her ırkçı saldırıda olduğu gibi olayların görünen sebebiyle sokaklara dökülenlerin itirazları arasında anlamlı bir ilişki yoktu.
Kayseri’de bir Suriyeli’nin Suriyeli bir kız çocuğunu taciz etmesini bahane kılıp her ırktan tüm Müslümanlara ait olması gereken mescitlerin kapısına ‘burası Türk mescididir’ yazdırma utancını yaşatan olayların da tepkilerin odağındaki hadise ile bir ilgisinin olmaması gibi.
Suriyeli hamile bir kadın bu ülke vatandaşları tarafından canice katledilirken kim tepki göstermişti ki Suriyeli bir kız çocuğu için insanlar sokağa döküldü?
Ya da insanın içinin almayacağı bir cinayete kurban giden 9 yaşındaki kız çocuğu Gina Mercimek’in arkasından ne kadar konuşuldu? Geriye Kilis Adliyesi önünde Yeryüzü Çocukları adına açıklama yapan bir avuç onurlu insanın görüntüsü ve sağır edici bir sessizlik kaldı.
İngiltere doğumlu 17 yaşında Ruanda asıllı bir Hristiyanın 6, 7 ve 9 yaşlarında üç kız çocuğunu öldürmesi sonrasında Müslüman bir göçmenin cinayeti işlediği iddiasından sonra da işte ada devletinin neredeyse bir çok şehrinde sokaklar karıştı.
Irkçılar karşılarına........