Sanayide yenilenme ve yönlendirme
Geçen yazıda Türkiye ekonomisinin ithal ürünlere aşırı derecede bağımlı ve kırılgan olabileceğini görmüştük: Son dört yıllık dış ticaret açığı yaklaşık 400 milyar dolar.
Hatırlayalım: Yurt içinde tüketilen 340 milyar dolarlık sanayi ürünü içinde ithal ürünler payının da h olduğunu hesaplamıştık.
Ve sormuştuk: İthal mallara bağımlı olarak ayakta durmaya çalışan bu kırılgan sanayiye ne yapmalı?
Ve herkesin bilebileceği bir cevap vermiştik: Mevcut sanayi “yeniden yapılandırılmalı” ve “yenilikçi sanayi yatırımları” yapılmalı.
Soru: Mevcut sanayi nasıl yapılandırılacak?
Kamu bu soruyu kendisine binlerce kez sormuş ve benim verebileceğim cevaplardan muhtemelen çok daha doğru ve detaylı cevaplar üretmiş olabilir.
Yenilikçi yatırım alanları nelerdir sorusuna, değil kamu, sokaktan geçen bir genç bile cevap verebilir: Bir cep telefonunun bileşenleri olan çip, akıllı ekran, led, optik, batarya.
Peki bu alanlarda niçin ve hemen yatırım yapmıyoruz?
“Bu yatırımları kim yapacak” sorusu sorulduğu anda sadece yatırımın kendisi değil yatırım fikri bile çöp kutusuna atılır ve konu unutulmaya terk edilir.
Çünkü Türkiye’de bu yatırımları yapabilecek tek bir firma bile yoktur.
Türkiye’nin en büyük holdinglerinden birinin “değeri on milyar dolar olan bir çip fabrikası” kurmaya karar verdiğini varsayalım.
“Gerekli % 20 peşinat için bazı varlıklarımızı sattık; sahip olduğumuz diğer bütün varlıklarımızı da alacağımız krediye teminat göstererek sekiz milyar dolar kredi talep ediyoruz” diye müracaat etse; bu krediyi verebilecek bir Türk bankası var mı?
Net Cevap: Yok.
Yok çünkü hiç bir bankanın elinde kredi olarak verebileceği sekiz milyar dolar yok.
Hiç bir banka böyle bir yatırımı finanse etmek için yurt dışından 8 milyar dolar finansman temin edemez.
T. C. Hazinesi bile on milyar dolar civarındaki borçlarını çevirmek için yılda en az dört beş defa ayrı ayrı borçlanmaya çıkıyor.
Bankalar bir konsorsiyum kurarak 8 milyar dolar kredi vermeyi öngörebilir; bu defa, yatırımın ihtiyacı olan 10 yıl vadeyi veremez; vade verirse, düşük faizli veremez; her şeyi verebilse, yine de vermeyi tercih etmez çünkü banka döviz kaynaklarının ortalama vadesi çok kısadır.
Üstelik çip yatırımı tek başına hiç bir işe yaramaz; akıllı ekran için altı milyar, diğerleri için de üçer beşer milyar dolar yatırım şart.
Ara Sonuç: Türkiye’de “yenilikçi büyük yatırımlar”a öncülük edebilecek bir şirket ve onu anlayıp destekleyecek bir finansal sistem ve ekonomi yönetimi yoktur.
Muhtemelen Çin’de, Güney Kore’de ve Tayvan’da da, başlangıçta bazı imkansızlıklar yaşanmıştır; başarılı sonuçları görünce anlıyoruz ki bu ülkelerin ne istediğini bilen yöneticileri varmış.
Samsung ve SK Hynix firmaları........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Rachel Marsden