Şimdi gelelim okullardaki Türkçe dersine. En iyisi şuradan (https://bit.ly/berkan-turkce ) Berkan’ın yazısına gidip tekrar okumanız. Değer. Hayır mı? Yazının özeti şu: Okullarda okutulan, sınavlarda sorulan Türkçe soruları aslında öğrencilerin Türkçe becerisine yönelik değil. Maalesef derslerin de Türkçe okur- yazarlığa bir yararı yok. Derslerde gramer terimleri doldurulup, sınavlarda boşaltılıyor. Yalnız Türkçede değil yabancı dil öğretiminde de durum bundan farksız. Zaman kiplerinin isimleri ezberletilir ama on küsur yıl İngilizce okutulan çocuk, ne İngilizce kitap okuyabilir ne anlayabilir, ne de konuşabilir.
ASLOLAN BECERİDİR
Ne oluyor? Şu oluyor: Bilgi nihayetinde bazı beceriler kazandırmak için verilir. Tek başına bilgi de yararlı olabilir ama bu hâl enderdir. Asıl amaç beceridir. Türkçe dersinden murat; öğrencinin anlaşılır, okunabilir, akıcı bir Türkçe kullanmasıdır. Yani öyle konuşup yazmasıdır. Konuşma, yazma beceridir. Yazdığı cümlede nelerin edat, nelerin zamir, neyin fiilimsi olduğunu bilmese de olur. Bilse daha iyi olur belki ama önce beceri, sonra merak ediyorsa gramer bilgisi.
“Past perfect continuous tense” ne demektir? Doğru cevap vermeyebilirim ama İngilizcem ortalama Amerikan veya İngiliz üniversite mezunundan iyidir. (KPDS’den 99 almıştım.) Ama past perfect continuous? Yok maalesef. Türkçem de çok kötü değil ama ilgeçle yengeci karıştırmam münkündür. Bu cehaletimi yazılarımda fark ediyorsunuz değil mi? Yoksa etmiyor musunuz?
BİLGİYE ULAŞILIR, BECERİ EDİNİLİR
Peki, neden okullarda beceri değil de bilgi veriliyor. Cevabı basit: Bilgi vermek, beceri kazandırmaktan daha........