Erdoğan kendisini böyle affettirebilir mi?

Yerel seçimde yaşanan hezimet için “dünyanın sonu değil” diye düşünüyor olabilir mi iktidar partisi?

Şöyle düşünüyor olabilirler mi: Bir sonraki seçime kadar daha çok zaman var. Şimdi nasılsa rasyonel ekonomiye geçtik, birkaç yıl içinde enflasyon düşer, hayat normale döner, biz de yine “vatan, millet” deyip, “Bunlar LGBT!” diye bağırıp bizimkilerin oyunu alırız…

Böyle düşünüyorlarsa yanlış yapıyorlar demektir. Zira bu süreçte çekilen sıkıntıların unutulacağını varsayarak gelecek planları yapmak tehlikeli bir kumar.

Belki de şöyle düşünüyorlar: “Mayıs 2023’te bize oy veren her beş seçmenin ikisini Mart 2024’te kaybettik ama bu vatandaşlara kendimizi affettirmek mümkün…”

Doğru, bu mümkün. Ancak bugün izlenen politikalarla böyle bir sonuç elde etmek çok zor.

Yanlış politikalarla, uygunsuz tercihlerle, fantastik düşüncelerle, heterodoks hayallerle batırılan ekonomi şimdi rasyonel politikalar uygulanarak toparlanmak isteniyor. Doğrusu da bu. Gelgelelim rasyonaliteyi ekonomideki enkazın altında ezilen geniş toplum kesimlerinin kemer sıkmasına inhisar ettirmek haksızlık, hatta vicdansızlık.

****

Ekonomi batarken -biraz da fırsattan istifade ile- yükünü tutan, cebini dolduran, kazancını katlayan bir kesim vardı. Şimdi ekonomiyi tekrar düzeltmek için başlatılan kemer sıkma kampanyasında onlara bir görev düşmüyor nedense! Ekonomi çökerken kazandılar, şimdi yine kazanmaya devam edecekler. Ekonominin batışıyla bir kat daha fakirleşen orta ve alt gelir grupları şimdiki faturayı da ödemek zorunda.

Böyle bir adaletsizlik, üstü dini ve milli hamaset kaplamasıyla örtülemeyecek kadar açık bir yara demektir. Tek başına bu bile sandıkta yeniden güller açması hayallerine son verir. İki yıl sonra, üç yıl sonra halk bunu unutur diye düşünmek yanlış olur. On yıl da geçse halk bunu unutmaz.

Tayyip Erdoğan gibi halkın nabzını herkesten iyi kontrol edebilen tecrübeli bir siyasetçi bu durumun farkındadır hiç şüphesiz. Ancak bir araç hareket halindeyken o araçla ilgili........

© Karar