menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kendini arayan kanat

18 1
13.04.2025

Ormanın derinliklerinde, yemyeşil ağaçların arasında yalnız bir karınca yol alıyordu. Diğer karıncalar koloni için durmaksızın çalışırken, o sessizce bir köşeye çekilmişti. Belki de bugün kendi içine doğru bir yolculuğa çıkmak istiyordu; bir sessizliğin içinde, kendini duymaya...

Sırtında yük taşımıyor, ayakları aceleyle koşmuyordu. Düşüncelere gömülmüş, gözleri dalgın, yüreği belki de çoktan başka âlemlerdeydi. O, dünyanın ağırlığını değil, varoluşun anlamını sırtlanmış gibiydi. Farklıydı. Öylesine yalnızdı ki, sanki bulunduğu dünyaya ait değilmiş gibi görünüyordu. Ne bir yetişme telaşı vardı ne de belirli bir hedefi. Sadece duruyordu. Ama bu öyle bir duruştu ki kararını çoktan vermiş birinin dinginliğini taşıyordu.

Yaklaştım yanına, merakın sürüklediği bir yolcuydum ben de. Çünkü onun sessizliğinde yankılanan bir şeyler vardı, belki bir sır, belki de unuttuğumuz bir hakikat.

“Beni gördüğünde ne düşündün?” diye sordu.

“Sadece seni gördüm,” dedim. Ama sonra merakıma yenilip sordum: “Neden bu kadar yalnızsın?”

Bir kayanın üzerine tırmandı, gözlerini bana çevirdi.

“Biliyor musun, her zaman yalnızım,”........

© Karar