menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

2025 Emine Işınsu Roman Ödülü

15 1
20.11.2025

Ödüllere mesafeli duranlardanım. Sebepleri bellidir. Ödül verenler ve alanlar açısından şüpheyle lekelenen durumlar az yaşanmıyor. Mesela ödüllerin bir tür ahbap çavuş ilişkisiyle dağıtıldığı kanaati yaygındır. Tek başına bu şüphe bile tadımızı kaçırmaya yeter.

Buna rağmen ödül verilmeye devam edilmesi ve önemsenmesi de normaldir. Normalden öte bir gerekliliktir. Eser veren, eserinin – kendisinin- görülmesini ister ve takdir bekler. Eserin değeri okuyanda görünür. Yayıncı, eleştirmen, şair ve yazar cinsinden ilgilenenler aracıdır. Etkileri ve yönlendirme güçlerinin yüksek yüzdesi onları önde gösterir. Buna rağmen aracıdırlar. Tekrar edeyim, eser olmasa bu aracılar da olmaz.

IŞINSU’NUN DÜZENLEDİĞİ YARIŞMALAR

Emine Işınsu’nun çıkardığı Töre dergisinin 15 yılı aşan bir yayın hayatı vardır. Birçok yarışma düzenledi, ödüller verdi. En çok bilineni Töre Devlet Yayınevi ile düzenlediği Dündar Taşer Roman Armağanı’dır. Devamında aynı isimle Tiyatro armağanı da verilmiştir. Bu ödüllerin hikâyesini biliyorum. Ciddî yarışmalardır. Gelen eserler, objektif ölçülerle değerlendirilmiştir. Bugünün değerli yazarları Sevinç Çokum, Hasan Kayıhan, Alper Aksoy gibi romancılar, Remzi Özçelik gibi oyun yazarları o yarışmalarda derece alanlardır.

Sonraki yarışmaların hemen tamamında seçici kurullarda ben de vardım. 1979 yılıydı. Ressam Coşkun Karakaya’yı kaybetmiştik. Onun adına bir desen yarışması açtı. Desen Yarışması’Hikâye Yarışması takip etti. Çok güzel eserler geldi. Birinci gelen eserin yazarı Rahmi Ali’ydi. Kimdi bilmiyorduk. Açık adresi de yoktu. İlan ettik ve bir zaman sonra gelen mektupla Batı Trakyalı bir Türk olduğunu öğrendik. 1984’teki şiir yarışmasında da........

© Karar