CASUSLUK MU, SİYASAL ÇAĞRIŞIM OYUNU MU? |
Türkiye siyaseti, seçim sathına her girdiğinde garip bir refleks gösteriyor: Gerçek sorunların üzeri, “vatan, millet, beka” kavramlarıyla örtülüyor. Şimdi de aynı senaryo yeniden sahnede: Ekrem İmamoğlu’na yöneltilen “casusluk” iması… Bu iddia, hem hukuken temelsiz, hem de siyaseten abesle iştigaldir. Casusluk; devlet sırlarını yabancı bir güce aktarma, ulusal güvenliği tehlikeye sokma gibi ağır bir suçtur. Böyle bir suçlamanın dayanağı olsaydı, Türkiye Cumhuriyeti’nin bütün kurumları harekete geçerdi. Oysa ortada somut bir delil değil, siyasi bir atmosfer yaratma çabası vardır.
İmamoğlu’nun Avrupa’daki temasları, Türkiye’nin çıkarına aykırı değil; tam tersine, Türkiye’nin demokratik saygınlığını savunan girişimlerdir. Yerel yönetim........