menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kapitalizm öldürür, sosyalist devrim kurtuluştur

7 0
10.12.2025

Dilovası, Gebze’ye bağlı bir sanayi bölgesidir. Bölgede var olan fabrikalar, doğayı yok etmekle, kirletmekle kalmazlar, bölgede var olan fabrikalar aynı zamanda sömürünün en yoğun yaşandığı fabrikalardır. Antep sanayi bölgesi öyle değil mi? Öyledir.

Ülkenin her yanında, fabrikalar, işyerleri, madenler, tersaneler, ölüm yerleridir.

Ekmeğini kazanmak üzere çalışmak, emek gücü satarak köle gibi yaşamak, daha çok ve daha çok üretmek, daha çok ama daha çok sömürülmek yetmiyor. Sermaye, daha fazlasını almak için, her yolu deniyor. Sosyal güvencesiz çalışma konusunda ülkemiz, sermaye için âdeta bir cennettir.

Ve işyeri cinayetleri, her yerde, her gün daha da fazla artmaktadır. Tutulabilen kayıtlara göre, her gün 4 kişi, 4 işçi, çalışırken can vermektedir. Kötü çalışma koşulları nedeniyle oluşan hastalıklardan ölenler buna dâhil değildir. Bilgisi dışarıya çıkmayan, ister göçmen işçi olduğu için, isterse üzeri örtülen cinayetlerde kurban gittikleri için ölenler bu sayılara dâhil değildir. Ve anlaşılan, bunların sayıları da bir o kadardır.

Her gün kaç kadın cinayete kurban gidiyor?

Her gün kaç kişi intihar ediyor?

Her gün kaç çocuk kaçırılıyor?

Her gün kaç çocuk cinsel saldırıya maruz kalıyor?

Sayıları bile belli değildir.

Her marketten ne kadar mal çalındığı kayıtlıdır. Ama kayıp, mal değil de insan ve özellikle de işçi insan olunca kayıtları tutulmamaktadır.

Arabasını tamire ve bakıma götüren bir kişi, hasta olduğu için hastahaneye giden bir kişiye göre, çok daha iyi bir bakım ve hizmetle karşılaşmaktadır. Hastalanmak suçtur ve bedeli ağırdır. Oysa sistem, her işyerinde, hastalıklar üretmektedir.

Gebze’nin Dilovası bölgesinde, Ravive diye bir kozmetik ürünler üreticisi fabrikada yaşları 16 ve 17 olan çocuklar da dâhil, 7 kişi yanarak can vermiştir.

Cinayettir.

İş kazası değil, cinayettir. Ve her işyeri cinayeti, her işçi cinayeti politiktir.

Nasıl mı?

Ölen işçilerin acısı ile protestoya başlayan gençler, olay nedeni ile ilk tutuklananlardır ve dosyalarındaki suç, “halkı kin ve nefrete teşvik etmek”tir. Demek ölen işçilerin ardından “hesap sorulsun” demek üzere yürümek, slogan atmak suçtur ve suç, devlete karşı bir suç olarak görülmektedir.

Devlete, Dilovası’ndaki Ravive fabrikası için başvuran, suç duyurusunda bulunan vardır. Ama önemsenmemiştir.

Dilovası’ndaki ölümleri, cinayet diye nitelendirip protesto edenler, bizzat devlet tarafından tutuklanmış ve suçlanmaktadır. Demek, iş cinayetleri politiktir. Demek işveren başvuruda bulunmadığı hâlde, devlet protestocuları cezalandırmak için harekete geçmiş, kolluk kuvvetleri ve yargısını devreye sokmuştur.

Demek, devlet, bu ölümlerden yanadır. Bizzat işvereni korumaktadır.

8 Kasım’da yaralılar bir yana, 7 ölümle sonuçlanan bir olay vardır ve ölenlerin ikisi........

© Kaldıraç