menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Arşiv unutmaz

10 0
27.11.2025

Çünkü haddim değil. Konu aklıma düştüğünden beri insanların her konuda fikrini belirtebilip kaygılanmayacağı kadar temiz ve kargaşasız bir ülke düşlüyorum. Düş işte, fazla sorgulamayalım.

25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü vesilesi ile geçmişte kadın arkadaşlarımla veya annemle tatlılıkla tartıştığım konular iyice hortladı. Hala aynı düşünüp düşünmediğimi anlamak için kendi içimde bütün tartışmaları tekrar simüle ettim. Ülkedeki problemleri kafaya takacağım kadar büyüdüğümden beri bu problemleri muhatapları ile tartıştım. Siyasal problemleri çevremde siyasetten en çok kim anlıyorsa onunla, din meselelerini sözlerine inandığım zamanlarda (çok küçükken) cami hocalarıyla, tarihi çatışmaları tarih dersi öğretmenimle, kadın meselelerini de annemle ya da kız arkadaşlarımla tartışmaya çalıştım. Öğrenmek, problemlerin temelini anlamak için ve yanlış bildiğim bir şey varsa anlamak için tartıştım tabii. Hemen hemen hepsini konunun muhataplarıyla tartışabildim. Biri dışında, kadınlar… Tartışmayı çok sevdiğim için sorduğum, “tartışalım, belki sorunu anlar ve çözeriz” minvalindeki sorularım çoğu kadından, “Sorun zaten sizsiniz. Ataerkil sistem yüzünden kadınlar bu zorlukları yaşıyor. Burada özne biziz, bir şeye de burnunuzu sokmayın” gibi cevaplar aldım. Haklılardı.

Bu yüzden 25 Kasım günü bu konuyu yazmak istediğim halde “benim üzerime düşmez” diye düşündüğüm için iktidarın kaçtığı gibi kaçtım kadın eylemlerinden. Ama beceremedim. Çünkü çok kalabalıklar. Sesleri her sokağın başından........

© İz Gazete