Kurban İlişkisi

Rasim Özdenören

Kurbanla kurban sahibi arasında kurulan ilişki, sahipten kurbana yöneltilmiş olan niyette somutlaşır. Bu niyet, sahibin, kurbanı Allah rızası için kurban etme eyleminde belirginleşir. Kurban etme niyeti olmaksızın aynı eylemin (işlemin) gerçekleştirilmesi, bu eylemi kurban işlemi (ibadeti) haline dönüştüremez.

Kurbanla kurban sahibi arasındaki ilişki biçiminde, kurban sahibi kurbana husumet beslemez. Bilakis, bu ilişki biçiminde kurban sahibinden kurbana doğru bir şefkat ve merhamet duygusu yönelir.

Matadorla boğa arasındaki ilişki biçimi farklıdır. Burada, matadorun boğayı kurban etme niyeti mevcut değildir; boğa, matadorun rakibi konumunda bulunur ve matadorun niyeti, rakibini alt etmeye yönelmiştir.

Ancak unutulmamalı: bir insanla hayvan arasında kurulduğunu söylediğimiz bu ilişki biçimi, daima insandan hayvana doğru ve tek yönlüdür. Hayvan, insanın taşıdığı duyguları, kurulmuş olduğunu söylediğimiz ilişkide, insana yöneltme melekesinden yoksundur. Çünkü “ilişki” diye belirttiğimiz durum, yine insan tarafından tek taraflı kurulmakta ve onun tarafından adlandırılmaktadır. Hayvan, içinde yer aldığı ilişkinin bilgisinde ve bilincinde değildir. Hayvan, ilişkinin konusudur.

Cellatla mahkûm arasındaki ilişki de apatetik (apathetic: duygusuz, duyarsız, kayıtsız) bir ilişki türüdür. Cellat nezdinde mahkûm ne bir rakiptir, ne hasımdır; cellat nezdinde mahkûm yalnızca bir nesnedir ve cellat o nesnenin canlı olma durumunu sona........

© İnsaniyet