Büyümek başka şey şişmek başka bir şey!
Ekonomik büyüme, genellikle gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) veya gayri safi milli hasıla (GSMH) gibi makroekonomik göstergelerle ölçülür. GSYH, belirli bir dönem içinde bir ülke sınırları içinde üretilen tüm nihaî mal ve hizmetlerin toplam değerini ifade eder. GSYH hesaplanırken, üç ana yaklaşım kullanılır.
İlki üretim yaklaşımı… Üretim yaklaşımında, ekonomide üretilen tüm mal ve hizmetlerin piyasa değeri toplanarak GSYH hesaplanır. Bu ekonominin sektörel dağılımını analiz etmek için de kullanılan bir hesaplama yöntemidir.
İkincisi harcama yöntemidir ve dört ana bileşenden oluşur. İlk bileşen hanehalklarının yaptığı harcamalar olarak tanımlanan tüketim harcamalarıdır. İkincisi işletme ve bireylerin sermaye mallarına yaptığı yatırım harcamalarıdır. Üçüncü harcama kalemi devletin mal ve hizmet alımlarıdır. Dördüncü harcama kalemi ise ihracattan ithalatın çıkarılmasıyla elde edilen net ihracat farkı yer alır.
GSYH hesaplamasında bir diğer yöntem ise gelir yaklaşımıdır. Bu yaklaşımda üretim sürecinde elde edilen gelirler yer alır. Gelirler; işçilere maaş olarak, mülk sahiplerine kira, sermaye sahiplerine faiz ve işletme sahiplerine kâr ödemeleri olarak sınıflandırılır.
Bu hesaplamaların hepsi kuramsal olarak aynı sonucu verir. Bir ülkede belli bir dönemde toplam üretim, toplam harcama ve toplam gelir birbirine eşittir. Fakat hesaplama sürecinde yöntemden doğan hatalar nedeniyle çeşitli düzeltmeler yapılması gerekir.
Türkiye’nin GSYH hesaplama sürecini yöneten Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) üretim yöntemiyle hesaplamayı temel kabul ediyor. TÜİK, ‘Dönemsel Gayrisafi Yurtiçi Hasıla, III. Çeyrek: Temmuz-Eylül, 2025’ verilerini açıkladı.
Grafik 1: GSYH, İKTİSADİ FAALİYET KOLLARINA GÖRE BÜYÜME HIZLARI
(III. Çeyrek: Temmuz – Eylül, 2025)
TARIM SEKTÖRÜNDE YAŞANAN
DARALMA GÖZ KORKUTUCU
TÜİK verilerine göre, GSYH 2025 yılı üçüncü çeyrek ilk tahmini; zincirlenmiş hacim endeksi olarak, bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 3.7 arttı.
GSYH’yi oluşturan faaliyetler incelendiğinde; 2025 yılı üçüncü çeyreğinde bir önceki yıla göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak; inşaat yüzde 13.9, finans ve sigorta faaliyetleri yüzde 10.8, bilgi ve iletişim faaliyetleri yüzde 10.1, ürün üzerindeki vergiler eksi sübvansiyonlar yüzde 9.6, diğer hizmet faaliyetleri yüzde 7.1, sanayi sektörü yüzde 6.5, ticaret, ulaştırma, konaklama ve yiyecek hizmetleri yüzde 6.3, mesleki, idari ve destek hizmet faaliyetleri yüzde 4.4, gayrimenkul faaliyetleri yüzde 4.2, kamu yönetimi, eğitim, insan sağlığı ve sosyal hizmet faaliyetleri yüzde 2.1 arttı. Tarım sektörü ise yüzde 12.7 daraldı.
Görüldüğü üzere, her zamanki sürdürülebilir olmayan kısır döngü… İnşaat sekörünün lokomotifliği üstlendiği, finans ve sigorta faaliyetleriyle bilgi ve iletişim sektörlerinin iki haneli rakamlarda büyüdüğü, üretici sektörlerin düşük ağırlıkta kaldığı bir büyüme eğilimi söz konusu olan…
Tarım sektöründeki yüzde 12.7’lik yıllık daralma, yalnızca bu çeyreğe özgü bir sorun olmanın ötesinde… Son 11 çeyreğin beşinde tarım sektöründe negatif büyüme gözlemleniyor. 2025 yılında, ilk çeyrekte yüzde 0.7, ikinci çeyrekte yüzde 5.3’lük bir daralma yaşanmıştı.
Grafik 2: GSYH BÜYÜME HIZLARI
(III. Çeyrek: Temmuz – Eylül, 2025)
SADECE ZİRAÎ DON VE
KURAKLIK MI MESELE?..
Bu durum arz temelli bir gıda enflasyonunun yapışkan nitelikli olabileceğini ortaya koyuyor. Tarımsal üretici fiyatları endeksinin (tarım-ÜFE) yukarı yönlü seyrini sürdürdüğü bir........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin
Tarik Cyril Amar