Sokak Hayvanı ve İnsanlar
Deniz Çakır, Hülya Avşar'ın programında "Sokak hayvanlarını ve kedileri değil önce beni uyutun." dedi. Köpekseverler bilinçli olarak sorunun başıboş, vahşi köpek sorunu değil de sokak hayvanları ve kedicikler olduğu izlenimini vermeğe çalışıyorlar. Kedilerle, kuşlarla, kaplumbağalarla kimsenin sorunu yok. Aksine misal bahçede beslediğimiz kedilerimizin yavrularının neredeyse tamamını vahşi sokak köpekleri öldürdüğü için biz de mağduruz.
On yıl kadar önce oğlum, yavru bir Sibirya kurdu sahiplenmişti. Bahçede küçük bir kulübede bakıyorduk. Küçükken sevimliydi tabi. Konu komşu, çocuklar herkes çok seviyordu. Oynamak için bahçemize geliyorlardı. Aşılarına, bakımına dikkat ediyorduk. Ne zaman ki büyüdü, güçlendi, arada tasmasını koparıp kaçmaya, sokak kedilerini boğmaya başladı. Bu ortamın ona uygun olmadığına karar verip onun için daha elverişli ortamı olduğunu düşündüğümüz birine teslim ettik.
Hiçbir hayvan çocuklardan, yaşlılardan, gençlerden daha kıymetli değil. Hayvanları Hindistan'dakiler gibi kutsallaştırıp insanları, onların yoluna kurban vermek hangi akla, mantığa sığar? Ahırında onlarca ineği, koyunu köpeklerin saldırısına uğradığı için telef olan köylüye neden Deniz Çakır ve hayvanseverler taziyeye gitmedi. Masraflarını üstlenmediler. Bu tip sanatçıların ailesi, çocukları olmadığı için köpekleri çocuklarıymış gibi kıymetli olabilir. Bu durumda tüm sokak köpeklerini 50'şer 100'er evlat edinip bakımlarını üstlenmeliler. Hem onların mama masraflarını karşılayarak mama lobilerini memnun etmiş olsunlar. Hem de sokaklar kuduz tehlikesinden arınsın.
Kedilere gelince... Onlar bu dünyanın en masum, en naif, en güzel canlıları. Onların kısırlaştırılıp ev bitkisi........
© Hür Haber
visit website