menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Tüketicinin Kaymakamlıklardaki Adaleti Uzaklaşıyor mu?

9 1
15.11.2025

Ticaret Bakanlığı, tüketici hakem heyetlerini (THH) "güçlendirmek" amacıyla yeni bir düzenlemeye gittiğini duyurdu. Bakanlığın resmi terminolojisi "yeniden yapılandırma"; ancak bu adım, tüketici örgütleri ve kamuoyunun önemli bir kesiminde "kapatma" ve "erişim engeli" olarak yankılandı.

Bakanlık, 19 büyükşehirde 45 ilçe heyetinin artık karar merci olmayacağını, bu noktaların başvuru ve irtibat bürosu olarak hizmete devam edeceğini açıkladı. Kararlar, artık sadece il merkezlerindeki yetkili heyetlerde alınacak. Sunulan gerekçe ise, bürokratik bir bakış açısıyla son derece makul görünüyor: ihtisaslaşma (uzmanlaşma), uygulama birliği ve karar alma süreçlerini hızlandırma.

Peki, kâğıt üzerinde "verimlilik" ve "kalite" vaat eden bu adım, tüketicinin gündelik hayatındaki adalet arayışını nasıl etkileyecek? Teori ile sahadaki gerçeklik birbiriyle örtüşecek mi?

Teori: Uzmanlaşma ve Tutarlı Kararlar

Hiç şüphe yok ki, THH sisteminin mevcut yapısında kalite ve tutarlılık sorunları vardı. Yıllardır aynı il sınırları içinde, birbirine komşu iki ilçenin benzer bir hukuki soruna taban tabana zıt kararlar verebildiğini gözlemliyorduk. Bir heyetin "ayıplı" dediğine diğerinin "kullanıcı hatası" diyebildiği bu "karar tutarsızlığı", hukuki öngörülebilirliği zedeliyordu.

Bakanlığın sunduğu teoriye göre, karar mekanizmasının merkezileştirilmesi bu dağınıklığı bitirecek. Daha az sayıda heyet, daha yoğun bir dosya hacmiyle çalışacak. Bu durum, raportörlerin ve heyet üyelerinin belirli teknik alanlarda (örneğin karmaşık bankacılık sözleşmeleri, mesafeli satışlar veya dijital hizmet ayıpları) uzmanlaşmasına olanak tanıyabilir. Daha uzman bir heyetin, daha kaliteli ve hukuken daha sağlam kararlar üreteceği........

© Hukuki Haber