Bahis Oynayan Futbol Hakemlerinin Eyleminin Olası Hukuki Niteliği
Adalet, sonucu kadar sürece duyulan güvenle anlam kazanır. Hakem, oyunun bu güven zemininde durmalıdır. Hakemin tarafsızlığı, sahadaki her karardan önce gelir. Spor hukukunda hakemin davranışı fiille birlikte görünür bağımsızlığına göre de değerlendirilmektedir.
Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun 27 Ekim 2025 tarihinde yaptığı açıklamalar, hakemlik kurumunun tarafsızlığını doğrudan ilgilendiren niteliktedir. Şöyle ki; basın toplantısında, profesyonel liglerde görev yapan 571 hakemden 371’inin bahis hesabı bulunduğu, 152’sinin ise aktif biçimde bahis oynadığı ifade edilmiştir. Ayrıca bir hakemin 18.000’in üzerinde maçta bahis oynadığı, bazı hakemlerin ise binin üzerinde bahis işlemi gerçekleştirdiği belirtilmiştir. Açıklamayı takiben federasyon, gerekli incelemelerin başlatıldığını duyurmuş, verilerin hem ulusal hem de uluslararası kurumlarla paylaşılacağını bildirmiştir. Nitekim 28 Ekim 2025 tarihinde TFF Hukuk Müşavirliği, bahis faaliyeti tespit edilen 152 hakemi Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’na sevk etmiştir. Böylece konu artık disiplin yargılamasının önüne taşınmıştır.
Bu iddialar, hakemlerin bahis faaliyetlerine katılmasının hangi hukuki sonuçları doğuracağı sorusunu gündeme getirmektedir. Konu, hem disiplin hukuku hem de ceza hukuku bakımından ayrı ayrı değerlendirilmelidir. Disiplin yönünden mesele, tarafsızlık ve dürüstlük ilkeleriyle ilgilidir. Ceza hukuku bakımından ise fiilin 6222 sayılı Kanun kapsamına girip girmediği tartışılacaktır.
Disiplin hukuku bu nedenle hakemin eylemleriyle birlikte ilişki alanına da bakmaktadır. Tarafsızlık görüntüsünü zedeleyen herhangi bir bağ, müdahale için yeterlidir. Bahis yasağının çizdiği sınır da bunu kapsamaktadır. FIFA, UEFA ve TFF düzenlemeleri farklı kurallar içerse de ortak yaklaşımı benimsemektedir. Buna göre, hakem ile bahis faaliyeti arasında hiçbir temas kurulamaz. Böyle bir temas, sonucu etkilemese bile güveni sarsar. Hukuken esas olan da budur.
FIFA Etik Kodu’nun 27. maddesi, “Bahis, kumar veya benzeri faaliyetlere katılım” başlığını taşımaktadır. Bu maddeye göre, futbol müsabakaları veya bunlarla bağlantılı herhangi bir etkinlik üzerine doğrudan ya da dolaylı biçimde bahis oynamak yasaktır. Aynı şekilde, bu faaliyetlerde doğrudan ya da üçüncü kişiler aracılığıyla mali menfaat sağlanması da yasak kapsamındadır. İhlal hâlinde en az 100.000 İsviçre Frangı para cezası ve üç yıla kadar futbolla ilgili tüm görevlerden men cezası uygulanır. Maddede yer alan “doğrudan veya dolaylı katılım” ifadesi, yasağın kapsamının geniş yorumlanması gerektiğini göstermektedir. Kişinin şahsen bahis oynaması kadar, bir siteye üye olması veya hesap açarak sistem içinde yer alması da bu yasak kapsamındadır.
FIFA Disiplin Kodu’nun 20. maddesi, müsabaka manipülasyonunu düzenlemektedir. Futbol müsabakasının sonucuna hukuka aykırı biçimde etki eden veya buna teşebbüs eden kişiler, en az beş yıl süreyle futbolla ilgili tüm faaliyetlerden men edilir ve en az 100.000 İsviçre Frangı para cezası ile cezalandırılır. Ayrıca, bu tür bir teklif veya bilgiyle karşılaşan herkesin durumu gecikmeksizin FIFA’ya bildirmesi zorunludur. Bildirim yükümlülüğüne uymayanlara en az iki yıl men cezası verilmektedir.
UEFA Disiplin Talimatı’nın 12. maddesi, müsabakaların dürüstlüğünü korumayı amaçlamaktadır. Benzer yasak UEFA düzenlemelerinde de yer almakta olup, doğrudan........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
John Nosta
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein