Türkiye'nin Düzlüğe Çıkması, Ancak Sosyal Demokrat Programlı Sol Bir İktidar İle Mümkündür
Ülkemiz hukuk, adalet, güvenlik ve dış siyaset konularında Cumhuriyet tarihinin en kötü dönemini yaşamaktadır.
Aslında bugün yaşamak zorunda kaldığımız toplumu canından bezdiren bu sorunlar, rastlantı değildir.
Bugünlere gelişimizin altında yatan en büyük neden, 2. Dünya Savaşı sonrası ülkemizi yönetenlerin, sömürgeciliği devlet politikası haline getirmiş ülkelerin uygulamaya koyduğu yeni dünya düzenine teslim olmalarıdır.
Bu konuyu çok kez yazdığım için detaylarına girmeyeceğim ama 2. Dünya Savaş’ında yaşanan büyük can kayıpları ve şehirlerin büyük bir yıkıma uğraması, toplumda sıcak savaşlara karşı büyük bir tepki oluşturmuştu.
Bu nedenle, ülkelerini başka ülkelerin kaynaklarını sömürerek yöneten başta ABD olmak üzere sömürgeci (Emperyalist) ülkeler, yeni bir yöntem geliştirmişti. Bu yeni sömürgeciliğin adı, “Soğuk Harpti.”
Soğuk Harp modeli,
Bu duruma düşen ülke, artık sömürülecek noktaya gelmiştir ve yeni borç para alabilmek için öz kaynaklarını borç aldığı ülkelere vermek zorunda kalarak hızla yoksullaşır.
Ülkemiz 1950 sonrası işte bu düzene teslim olmuş ve yavaş yavaş kendisine dayatılan şartları kabul etmek zorunda kalmıştır.
Çıkartılan iç sorunlar bahanesi ile her on yılda bir yaşanan darbelerle demokrasimiz yıpratılırken, iktidara gelen ABD’ e yakın sağ iktidarlar ülkemizi İMF ve Dünya Bankasından alınan kredilere, daha sonra da Londra’daki tefeci bankerlere mahkûm etmiştir.
12 Eylül 1980 Darbesi sonrası iktidara gelen Turgut Özel döneminde, ülkemizde en iyilerinin üretildiği tarımsal ve hayvani ürünlerin dış ülkelerden alımı kolaylaştırılarak toplum lüks tüketime alıştırılırken, köylümüze yapılan üretim destekleri kısıtlanmış ve zaman içinde milli gelirimize büyük katkısı olan tütün başta olmak üzere çok sayıda ürünün ekimine sınırlamalar getirilmiştir.
Tansu Çiller’in Başbakanlığı döneminde de, imzalamak zorunda bırakıldığımız “Gümrük Birliği Anlaşması” ise yeni bir kapitülasyon olup, ülkemizin çıkarlarına çok büyük zararlar vermiştir.
Tekel gibi çok önemli kurumlar yabancı firmalara satılmış, şeker fabrikalarımız özelleştirilirken, bir kısmının kapatılması görmezden gelinmiştir.
En büyük gelir kaynaklarımızdan olan tütün ekimi ABD’ nin baskısı ile........© Hedef Halk





















Toi Staff
Sabine Sterk
Penny S. Tee
Gideon Levy
Waka Ikeda
Grant Arthur Gochin