Aşağıçinik halkının kanserle mücadelesi devam ediyor.
Zehir kustuğuna inanılan baca gazları mı sebep bilmiyorum zira bu konuda bilimsel bir veri yok elim de ancak, iki halamı ve amcamı akciğer kanserine kurban vermiş bir ailenin ferdi olarak doğup büyüdüğü köyümdeki kanser vakalarının artışını başka bir sebebe de dayandıramıyorum açıkçası.
Dün yine bir kanser vakasının kurbanı olan yakın akrabam Harun Aktaş'ın cenazesine katılmak için Aşağıçinik'teydim
Ki;
Rahmetli Harun 15 Temmuz günü aramış ve ''nefes alamıyorum, kendimi boğuluyor gibi hissediyorum. İncir ağaçlarımız kurudu, bahçemizde sebze bile yetiştiremez olduk. Şu baca gazlarıyla ilgili bir şeyler yazamaz mısın?'' diye yakınmıştı
Rahmetlinin sözlerini 16 Mayıs günü bu satırlarda dile getirirken, Ağabeyi Hasan'ın Akciğer kanserinden kaybının verdiği elem ve kederi paylaşmıştık.
Rahmetli Harun ayrıca, evlerindeki sofrada yüzlerce kez karnımı doyurduğum, yani başka bir deyişle birlikte büyüdüğümüz ablaları Mevlide ve Rukiye'nin de aynı illetle boğuştuğunu öğrenmenin şaşkınlığını da aynı anda yaşamış........