Sosyalist Sol, Devlet Ve Aleviler!

Bir yandan devlet ve siyasi iktidarlar, şer-i İslam anlayışlı ilahiyatçı akademisyenler diğer yandan sosyalist solda yer alan Alevi unsurlar; Anadolu Aleviliği’ne yeni don biçmede adeta yarış içindeler. Bu yapıların, yeni Alevilik tanımlamaları yaparak Alevilerin asimilasyonu konusundaki çabalarının olumsuz yönde etki yarattığına tanık oluyoruz.

Bugün Alevilerin inançları konusunda yeniden tanımlamaya ihtiyacı olmamasına rağmen sistemli bir şekilde tacizlere uğruyorlar. Anti laik devlet yapılanmasının sonucu Alevi toplumuna yönelik asimilasyon politikaları çekilmez bir hal aldı. Öte yandan sosyalist sol unsurların toplumu bölmeye hizmet eden saldırılarına da maruz kalmak ibretliktir.

Hele hele Sünni Kürtçü ve Türkçü milliyetçi misyonerler adeta düşmanca, bölücü bir tutum içinde egemen ideolojiye hizmet etmek için kıyasıya bir yarış içindeler. Her biri Aleviliği “Kürt Alevilik” veya “Türk Alevilik” tanımlarına gerekçe uydurmada oldukça mamurlar. Yarattıkları tartışmalar, bir dönem kargaşaya da yol açtı. Lakin Alevi toplumunun basiretli duruşu bu saldırıları büyük ölçüde bertaraf etti.

Devlet elindeki silahı olan Diyanet İşleri Başkanlığı (DİB) aracılığıyla sürekli fetvalar vererek, Alevilere yeni gömlekler biçmeye çalışıyor ve “İslam iseniz Müslümanların ibadethanesi camidir” diyerek çağrıda bulunuyor.

22 yıldır iktidar olan Vahabi Selefi İslam anlayışlı AKP’nin genel başkanı ve sözcüleri de “Ali’yi sevmek Alevilikse biz sizden daha iyi Aleviyiz” diyerek adeta Alevileri aşağılamaktan kaçınmıyorlar.
Öte yandan siyasi iktidar Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararlarına rağmen Alevilerin ibadethanesi olan cemevlerini ibadethaneden saymayıp “Cemevi cümbüş evidir” diyecek kadar ayrımcı, ötekileştirici olmaktan da geri durmuyorlar.

Alevilerin, bu nefret içeren tüm açıklamalara cevabı ise “Cem ibadetimiz. Cemevi İbadehanemizdir” olmuştur. Ve en demokratik insan hakkı olan Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile güvence altına alınan........

© HalkTV