Cemevleri çıkar odaklarının elinde mi?

Anadolu Alevi Dedelik Kurumu'na, kariyerist ve hizipçi yapılar tarafından verilen zararlar, genellikle kurumun manevi otoritesini, geleneksel yapısını ve toplumsal işlevini zedeleyen bir dizi sorunu içerir.

Kariyer odaklı kişilerin ehliyet ve liyakatten ziyade, siyasi veya maddi çıkarlar için Dedelik makamını kullanması, halkın Dede’ye olan manevi inancını ve saygısını azalttı. Dedelik, hizmet makamı olmaktan çıkıp bir çıkar aracına dönüştürülme tehlikesiyle karşı karşıyadır.

Hizipçi yapılar, Alevi toplumunu kendi siyasi veya ideolojik hedefleri doğrultusunda mobilize etmek için geleneksel bağları ve kurumları kullanmaktan çekinmemektedir. Bu durum, Dede-Talip ilişkisini manevi rehberlik temelinden siyasi/ideolojik taraftarlık zeminine kaydırmaya başladı.

Anadolu Aleviliği’nde Dedelik, genellikle Ocak Sistemi’ne ve soya dayalı geleneksel aktarıma dayanır. Kariyerist ve hizipçi müdahaleler, bu soya dayalı ve geleneksel yapıyı bypass ederek veya manipüle ederek, kurumun tarihsel meşruiyetini sorgulanır hale getirdi.

Aleviliğin temel kurumları Dede ocaklarıdır. Dede, Cem törenlerini yönetir, ikrarları alır, talipleri görgü ve sorgudan geçirir (Düşkünlük), huzur ve adaleti sağlamak için rızalık tesis eder. "Yol"un (tarikatın) inceliklerini, ahlaki ve inançsal esaslarını öğretir.

Ocakların eğitim mekanları olan Cemevleri, Alevi toplumunun ibadet yeri olması dışında toplumsal ve bireysel sorunların çözüme kavuşturulduğu halk meclisleridir.

***

Çeşitli hizip ve gruplar, kendi ideolojik veya siyasi anlayışlarına uygun yeni yorumlar geliştirmeye başlayarak, Aleviliğin geleneksel inanç ve ritüellerini dönüştürme veya çarpıtma çabasına girdiler. Bu, Alevi inanç birliğine büyük zarar verdi.

Farklı hizip ve grupların kendi "Dede" unvanlı (Cemevi Dedeleri) mensuplarını öne çıkarması, Alevi toplumu içinde yetki ve alan çatışmalarına yol açtı. Bu durum, hangi Dede’nin gerçek manevi otoriteyi temsil ettiği konusunda kafa karışıklığı yarattı.

Dedelik Kurumu’nun bu denli tahrip edilmesinde Bektaşilik tarikatının katkısını da göz ardı edemeyiz. Anadolu Aleviliği’ndeki Dedelik olgusunu Bektaşilik’teki "Asalet benden başlar" anlayışındaki Babalık atamasına dönüştürmek için sistemin stratejisine alet edilmek istenmesi tarihsel derinliği olan bir süreçtir. Bektaşiliğin doğuşundan itibaren Aleviliği sistemin payandası yapma çabası, Aleviler arasında bölünmelere de neden oldu. Günümüzdeki hizip hareketlerine Bektaşiliğin yaptığı tahribatların katkısı da görülmelidir.

***

Kariyerist ve hizipçi faaliyetler, Alevi toplumunu farklı siyasi, ideolojik veya kurumsal kamplara ayırdı. Bu durum, toplumsal birliği ve dayanışmayı zayıflattı ve iç çekişmeleri arttırdı.

Cemevleri, bazı durumlarda, manevi ve kültürel merkezler olmaktan çıkarak, belirli bir grubun veya hizibin siyasi/propaganda merkezi haline getirildi. Bu durum, Cemevleri’nin tüm Alevileri kucaklama misyonuna gölge düşürdü.

Özetle, kariyerist ve hizipçi yapılar, Alevi Dedelik Kurumu’nu kendi çıkarları için bir araç olarak kullanarak, kurumun manevi özünü aşındırdı. Bu durum, Aleviliğin geleneksel yapısını bozdu.

***

Alevi Dedelik Kurumu, Anadolu Aleviliği’nin manevi omurgasını oluşturan, soya dayalı geleneksel bir önderlik yapısıdır.

Alevi Dedelik Kurumu, temel olarak Ocak Sistemi üzerine kuruludur.

Dedeler, soylarının Ehl-i Beyt’e uzandığına inanılan kutsal ailelere mensuptur. Bir Dede, eğitimle birlikte doğuştan gelen bir yetkiyle (Ocakzade) liyakat esasına göre bu görevi üstlenir. Bu,........

© HalkTV