Kapalı bir ilişki ağı içinde yaşayan tarikatlar ve bunlardan doğup çoğalan cemaatler kurdukları vakıflar ve holdingler ağıyla büyük kentler başta olmak üzere tüm Türkiye’de faaliyetteler.
Yunus BÜLBÜL H&H YORUM
Dört ana tarikattan çoğalan kalbur üstü cemaatlerin sayısı bilindiği kadarıyla 38’dir.Post çoğunlukla babadan oğula, kardeşe bazen damatlara da geçiyor.
Cemaatlerin geneli siyasetle içli dışlıdır. Sürekli olarak iktidarda kim varsa onu desteklerler. Durakta beklemeyi pek sevmezler.
Cemaatin müridine göre şeyh Allah’ın ya da Hz.Muhammed’in yeryüzündeki vekili olarak görülür ve ona o manada itaat eder bağlılık gösterir. Cemaatte bireyin iradesi yoktur. Şeyhin sözü Allah’ın kelamı hükmünde kabul edilir. Cemaat ve tarikatlar bir birlerini sevmezler bir cemaat diğer cemaati sapkınlıkla suçlar.
Cemaatin müritleri bir birlerinden kız alıp verirler, arkadaşlıkları beraberdir. Böylece bağları daha da kuvvetlenir. Alış verişi yine kendi aralarında yaparlar.
Cemaatlerin geliri eğitim faaliyetleri ve ticari tüm faaliyetlerden elde edilen gelirler ile müritlerin katkısı zekatlar vs’dir. Cemaatler mali trafiği vakıflar ve holdingler aracılığı ile sürdürürler. Paranın kontrolü tamamen cemaat önderi şeyhtedir .Çünkü şeyh bilir ki para kimde ise güç ondadır.
Yurtlar okullar dershaneler bekar evleri kullanılarak hedef kitle olarak belirlenen 15-30 yaş arasındakilerle arkadaşlık kurulur dini hassasiyetler temelinde kişilik verilerek cemaatin hedefleri doğrultusunda kullanıma hazır hale getirilir
Cemaat önderinin olmadık kerametlerini olmuş gibi bir birlerine anlatarak şeyhi olağanüstü bir güç sahibi gösterirler görürler. Cemaatler girilmesi kolay çıkılması çok zor olan yapılardır. Şeyhin bir istediğini yerine getirmek Uhud Savaşı’nda peygamberin yanında cenk etmek gibi bir olayken, cemaatten ayrılmak isteyenlere “yer yüzündeki bütün kötülüklerle baş başa kalacaksın” denilerek korku........