menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Beyin cerrahı, ikiz annesi ve Bakırköy'ün yeni belediye başkanı Ayşegül Özdemir Ovalıoğlu: Yetiştirdiğim asistanları bu ülkede tutamamak bana artık siyaset zamanı geldi dedirtti 

74 0
06.05.2024

Ayşegül Özdemir Bakırköy’ün beyin cerrahı kadın belediye başkanı. İkiz annesi.Çocuklar devlet okulunda. Bakırköy’ü çocuklarının huzurlu ve güvenli bir yer yapmak için kolları sıvamış. Doktorluktan siyasete geçmesinde Türkiye’de hayatın değişmesi, mahallesinin değişmesi, meslektaşlarının asistanlarının gelecek kaygısına kapılması rol oynamış. Bir ayağı sürekli yurt dışında ama aidiyet duygusu güçlü, dönüp geldiği yer hep Bakırköy olmuş.

Bakırköy’ü kişisel bir mesele yapmış. İstanbul onun için hep Bakırköy olmuş. “Ben Bakırköy’ü çok güzel yaşadım, şimdi ona da yaşatmak istiyorum” diyor bir yerde.

“Yapamazsın, bak yıpranırsın” uyarılarına aldırmadan yol yürümeye alışmış bir beyin cerrahından yeni hastası olan ‘Bakırköy’ için anamnez istedim.

Özetle işte size üzerinde yükselen cam tavanın ötesine göz dikmiş yeni Bakırköy belediye başkanı Ayşegül Hanım’la uzun bir söyleşi…

- Beyin cerrahısınız ve bu çok zor bir iş. Aynı zamanda tatmin edici bir iş. İnsan beyin cerrahı olup neden siyasete atılır, neden belediye başkanı olmak ister, tercihinizi bu merkezden açarak anlatır mısınız?

Tabii ki... Eğitimin hayatımın en başından beri doktor olmayı istedim. Babam inşaat mühendisi. Annem ise babamla evlenip biz olduktan sonra okula ara vermiş ve tamamlayamamış üniversiteyi. Ama İstanbul'da büyümüş. Çünkü dedem 1940'lı yıllarda İstanbul’a gelmiş. Annem Çemberlitaş Kız Lisesi başta olmak üzere güzel okullarda okumuş. Özellikle kız çocukları okumalı motivasyonunu erken yaşlarda edinmiş. Kardeşim de benim küçükken çok hasta oluyordu. Hep böyle hastanelere gider gelirdi. Annem babam götürürdü getirirdi. Bende de işte ‘Ben büyüyeceğim, doktor olacağım. Bütün çocukları tedavi edeceğim’ duygusu o zamanlarda oluştu.

- Liseyi nerede okudunız?

Özel Üsküdar Fen Lisesi mezunuyum. Yani oraya girişimin sebebi de doktor olmaktı. Doktor olmak için fen bilimlerinden, matematikten anlamalıyım motivasyonu. Okulumu da yine orada dereceyle bitirdim. Ondan sonra yine dereceyle de Cerrahpaşa İngilizce Tıp Fakültesine girdim. Branşlar hakkında fikir sahbi olduğumdan itibaren de cerrahiyi seçeceğimi biliyordum. Uzmanlık sınavı aşamasında ise bu tercih beyin cerrahisi olarak billurlaştı.

- Tam burada çok sık duyduğunuz bir şeyi söyleyip sizi güldüreyim: Bir kadın için zor değil miydi?

Zordu. Bir yandan eğitim bir yandan nöbetler. 3 günde bir nöbet. Zaman hastanede geçiyor. Eve sadece uyumak için gidiyorsunuz. Hep söylerim cerrahların ailelerine de bir diploma verilmeli. Elinize bıçak alabilme yetkinliğine ulaşmanız için üstlenmeniz gereken sorumluluklar ağırdır. Siz de babanızdan bilirisiniz Nihal Hanım. Doktorlar ikiye ayrılır, cerrahlar ve diğerleri. Sonra biz bunu şöyle devam ettiririz: Cerrahlar da ikiye ayrılır: Beyin cerrahları ve diğerleri.

Beyin cerrahları da ikiye ayrılır. Beyin cerrahları ve eşleri.

- Eşiniz de doktor değil mi?

Eşim de beyin cerrahı hatta.

- Okulda mı tanıştınız?

İhtisas sırasında tanıştık. Uzman olduktan sonra da iş arkadaşlığımız, mesai arkadaşlığımız, hayat arkadaşlığına dönüştü.

- Sonra ne oldu?

Artı altı yıl daha eğitim alıp beyin cerrahı olduktan sonra asistanlığımın ikinci yılında akademik çalışmalarımın disiplinize olması için Amerika'ya gittim. Kadın olduğum için daha çok gayret sarfetmem lazım geleceğini anlamıştım çünkü. Aynı yolları yürüseniz aynı sınavları kazansanız bile hep bir noktada yıpranacağınız, zorlanacağınız beklentisi vardır çünkü.

Benim kliniğimde çok olmasa da bu meslekte kadınlar hep “Kızım sen şimdi bak, burada koşullar zordur. Acaba altından kalkabilecek misin?” sorusunu duymuştur. Kimi klinikler var. Kadın giremez.

- Ne diyorsunuz?

Evet kadın giremez. Kadın giremez çünkü hamile kalacak. İşini aksatacak. Kesin. Bu gözle bakılırdı. Tabii ben 2001’den bahsediyorum.

- Bu yüzden mi her şey mükemmel olsun istediniz ve yurt dışı arayışları başladı?

Evet. En iyisi nasıl olunuyorsa da öyle olmak için.Dünyada nereler bu işi iyi yapıyorlar? Kadın cerrahlar nerede var? Harvard, Columbia Üniversitesi, Virginia Üniversitesi, bunların hepsine yazdım ve Harvard’tan kabul aldım.3 ay orada klinik gözlemci olarak çalıştım. Daha bir yıllık asistandım ama gelecekteki akademik çalışmalarım için evrensel standartlarda bilimsel makale yazmanın peşine düştüm. Yazdıklarım takdir gördü.

"YURT DIŞINDA YAŞAMA ORADA HAYAT KURMA İMKANIM OLDU AMA HER SEFERİNDE GERİ DÖNDÜM"

- Sonra tekrar ülkeye döndünüz?

Evet. Asistanlığıma devam ettim. Ama tabii yetmedi. 2005 yılında mikroşirürji eğitimi almak üzere Zürih Üniversitesi’ne gittim.

Bizim Beyin Cerrahisi Dernekleri derneği Avrupa'daki Beyin Cerrahisi Dernekleri ile entegre. Avrupa Birliği kapsamında bir program. European Association of Neurosurgical Societies. Türkiye'den de belirli kliniklerden belirli isimler gönderiliyor. Bu da dört yıllık bir temel eğitim. 2007 yılında uzman oldum. Zorunlu hizmetimi yaptım. Klinik kurdum, kendi ameliyathanemi kurdum, personelim vardı. Ama….

- Yine yetmedi

Yine gitmek hayalleri depreşti. Çünkü bizdeki sistem oturmuş bir sistem değil. Benim de öğrendiğim şeylerin üzerine hep yenisini eklemek gibi bir sorumluluğum var. Koşulları sağlayıp, burs da alarak -TÜBİTAK bursu- Harvard’a gittim.Orada bizim Sağlık Billimleri Üniversitesi gibi eğitim hastaneleri var. Eşimle beraber ama ayrı hastanelerde çalışmaya başladık

Projelerim vardı. Ondan sonra tekrar geri döndüm. Tüm bu süreçlerde hep ülkeme döndüm. Ülkeme dönmek için gittim her seferinde zaten.

- Her seferinde ülkeye ama spesifik olarak da Bakırköy’e dönüyordunuz sanırım, yanlış mı?

Doğru. Bakırköy Mazhar Osman'a döndüm. Baba ocağına. İhtisasımı tamamladığım yere. Çalıştım, çalıştım. O arada ikizlerim oldu.2020 yılında doçent oldum. Binlece ameliyat yaptım,bu arada insanlara hem fiziken hem manen dokundum, şikayetlerini dinledim.Her kesimden insanı dinledim. Hala Bakırköy’deyim bu arada.

- Sanırım artık yavaş yavaş bir beyin cerrahı neden belediye başkanı olmak ister sorusunun cevabına geliyoruz?

Evet. Şöyle Nihal Hanım. Ameliyatları kimle yapıyorum ben? Asistanlarımla, hemşirelerim, anestezi doktorumla. Bir ekip işi bu. O arada mevcut iktidar sağlıkla ilgili reformlar yaptı. Ama istenilen sonuç doğmadı. Sonlara doğru, sağlığın dahi siyasal süreçlerden ve sonuçlardan etkilendiğini gördüm, yaşadım.

- Bir beyin cerrahı........

© Habertürk


Get it on Google Play