Başıboş köpekler için çıkartılan ve resmî adı “Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun” olan yasaya toplumun birçok kesiminden tepkiler gelmeye devam ediyor. Dün de bazıları meşhur olan ama çoğunun ismini ilk defa işittiğim 130 yazar ve edebiyatçı, kanunun iptali için Meclis’e çağrı yaptı.
Evinde dört ayaklı birkaç dostu ile beraber yaşayan benim ve benim gibi hayvanseverlerin bir yerde “köpek katliamı” mânâsına gelen bu kanunu hoş karşılaması asla mümkün değildir!
Fakat, ortada bir de hakikat var: Başta çocuklar olmak üzere birçok kişi başıboş köpeklerin saldırısına uğrayıp yaralandıkları ve hattâ hayatlarını kaybettikleri için artık mutlaka bir tedbir alınması gerekiyor. Bir yanda hayvan dostları, diğer yanda da çocukları yahut yakınları köpeklerin kurbanı olmuş felâketzedeler var; iki taraf da kendi açılarından haklı, hele kurbanları ailelerine karşı çıkmak hiç doğru bir hareket değil, zira ateş düştüğü yeri yakar!
O halde alınması gereken tedbir nasıl olmalı? Başıboş ve saldırgan hayvanlar yüzünden memleketteki köpeklerin tamamı mı katledilmeli, yoksa başka bir yol mu bulunmalı?
Gönül elbette başka bir çare bulunmasını ve masum hayvanların hayatlarına kastedilmemesini........