menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Devletin adamından, halkın adamına geçiş…

21 0
15.01.2025

HABERTÜRK’te yayınlanan “Yolların Hikayesi…” ve “Ekosistemlere Yeni Bakışlar” programlarım dolayısıyla son altı ay içinde 30’u aşkın vilayet dolaştım…

Her gittiğim vilayette de en az iki gün kaldım…

İtirafta bulunayım, Ankara’da yaşam sürerken, bu dönemde valilik sisteminin ne denli aktif hale geldiğinin farkına varmamışım…

Şurası açık ki yerel yönetimler, merkezi yönetiminin çok önüne geçmiş; zor şartlarda da olsa taşrada sorunu yerinde çözmenin yöntemini geliştirmiş…

Bir zamanlar “devletin adamı” iken “halkın adamı” haline dönüşmüş…

Alışkın olduğumuz oturaklı, ortada görülmeyen, makamına desturla girilen, az konuşan, yukarıdan süzen eski vali tipleri neredeyse tamamen yok olmuş…

Onun yerine halkın içinde gezen, kendi filesini taşıyan, gece sokakta tek başına dolaşan…

Eşi ve çocuklarıyla çarşıda alışveriş yapan, halkın içinde yaşam süren kimliklere dönüşmüş…

YENİ RECEP YAZICIOĞULLARI

Hakkını yememek lazım, geçmişte de benzer örnekleri yok değildi…

Merhum Recep Yazıcıoğlu da bunlardan biriydi…

Ancak bugün Yazıcıoğlu yolundan giden vali sayısı 50’yi aşmış…

Açık yüreklilikle söyleyebilirim ki valilik sistemi, 1864 Vilayet Nizamnamesi’nden bu yana, en verimli dönemlerinden birini yaşıyor…

Öncelikle valilik konusunda kamuoyunda var olan değerler dizinini değiştirmiş…

Tabii ki her birinin kendine göre bir yoğurt yiyiş tarzı var…

Ama hepsi de kentlerine yatırım gurusu olmuş…

BU UÇAK BU PİSTTEN KALKACAK

Konuştuklarımın hemen hepsinin, bir iş adamı heyecanıyla ilk dile getirdikleri, uğraş verdikleri eserler ve yatırım planlamaları oldu…

Kadın kooperatiflerine çok önem vermişler; gittiğim kentlerin hemen hepsinde, gidip görmemi tavsiye ettikleri ilk yer kooperatifler oldu.

Hatta biri esprili bir şekilde, “şurada yarım kalan küçük bir iş kaldı; bu uçak bu pistten kalkacak, bir nefes verip bir an önce kalkmasına destek atacak birini tanıyor musun?” diye sormaktan da geri durmadı.

Açık söyleyeyim ki valiler merkezi yönetimin önünde ilerliyor…

Toplumla devlet buluşmasının da en önemli merkezi olmuş; zenginin fakire, varlıklının hizmete katkı sunduğu hayırda buluşmanın da merkezi haline gelmiş.

Hükümetin toplumla buluşmasının en önemli aracı haline dönüşmüş…

Örneklerini, Eskişehir, Kayseri, Erzincan, Rize, Adana, Kars, Balıkesir, Giresun, Nevşehir, Ardahan, Amasya, Sivas, Çorum, Tokat, Edirne, Tekirdağ ve burada sıralamak gerekirse gittiğim hemen hepsinde görme olanağına kavuştum…

O denli ki en etkilendiğim beş örneğine de Eskişehir, Kayseri, Erzincan, Kars, Ardahan ve Rize’de tanıklık ettim…

ÖĞRENCİ KENTİNDE SUÇ KALMAMIŞ

Valilerin duayeni, mesleğin en tecrübelisi olarak kabul edilen Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy’u 1990’lı yıllardan bu yana tanırım…

Başbakanlık İnsan Hakları Koordinatörlüğü’nde en sıkıntılı dönemde üstlendiği görevleri de çok iyi anımsarım…

Muğla ve Mersin valilikleri döneminde turizme sağladığı katkı çok büyük olmuştu; Diyarbakır Valiliği döneminde de........

© Habertürk