Dün Merkez Bankası Para Politikası Kurulu’nda faizleri değiştirmedi. Yaptığı açıklamayla ihtiyatlı ve şahin bir duruş ortaya koyan Merkez Bankası eylül ayı için faiz indirim beklentilerine gem vurdu.
➔ Yine dün Ekonomi Gazetesi’nden Vahap Munyar’a konuşan Türkiye İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran’ın açıklamaları Merkez Bankası’nın özet tek sayfalık resmi açıklamasını tamamlar, hatta geleceğin röntgenini çeker nitelikteydi.
➔ Trend ve tahmin üzerine yazmaya çalışan birisi olarak Hakan Aran’ın sözlerini reel sektörü ve Türkiye’yi iyi kavrayan, 100 yılı bulan en büyük özel sektör bankasına yakışır içerikte buldum.
➔ İş Bankası Genel Müdürü Hakan Aran’ın 2024’ün ikinci yarısı ve 2025 yılı için, enflasyon, faizler ve şirketler kesimi ile ilgili adeta yol haritası niteliğindeki açıklamaları özetle şöyle:
TEMMUZDAN İTİBAREN SOĞUMA BAŞLADI
➔ “Temmuz ayında ekonomideki soğumanın başladığını görüyoruz. 1-15 Temmuz arasındaki veriler bu trendi gösteriyor. Kredi kartı harcamaları bir önceki aya göre düştü.
➔ Bunu öncü gösterge olarak adlandırabilirsiniz. Kredi kartı kullanımı Ocak ayının bile altına indi. Bunlar, Temmuz ayında vatandaşın frene bastığını gösteriyor.
➔ Kemer sıkmayı Haziran’a kadar hissetmemiştik. Kemerler şu anda sıkılıyor. Temmuz, ağustos, eylül ayı enflasyon rakamları muhtemelen bu durumu teyit edecek, baz etkisine ilave düşüş olacak.
➔ Ben bu yılı yüzde 38-42 bandında bir enflasyonla tamamlayacağımızı düşünüyorum. Bu durumda
politika faizinin ekim, kasım, aralık ayı toplantılarının birinde tek seferde veya parça parça yüzde 50’den 45’e indirileceğini tahmin ediyorum.
➔ Ekonomideki soğumanın ve kemer sıkmanın reel sektörde, vatandaşta izdüşümü var. Ekonomi yönetimi tüm yönleriyle düşünülmesi gerektiği için, hedeflere zarar vermeyecek indirimler yapılır diye düşünüyorum.”
ŞİRKETLERE FİYATLAMA UYARISI
➔ “Krediye erişimin hâlâ pahalı olduğu ve kredi kullanmanın tercih edilmediği bir ortam yaşanıyor. Bu ortamda doğru fiyatlamayı yapamayan, yanlış fiyatlamayla pazar dışında kalanların talep az olduğu için çabuk eleneceği, malını satamayacağı, o yüzden nakit akışını döndüremeyeceği bir Eylül-Aralık ayı yaşayacağımızı öngörüyorum.
➔ Eylül-Aralık ayı, ‘Ticaret dönsün, eve ekmek........