Jeopolitik gerginlikler, savaşlar, ticaret savaşları, faizlerde indirimler ve ABD seçimleri gibi majör gelişmeler finansal piyasaların zirve düzeyleriyle çakıştı. Küresel piyasalarda istisnai bir durumla altın yükseliyor, dolar değer kazanıyor, faizler de çıkıyor. Borsalarda en yüksek düzeylerinde yatay seyir gösteriyor.
➔ ABD’de seçimlerine iki hafta kala Trump anketlerde öne geçti ve seçimi kazanma ihtimali fiyatlanmaya başladı.
➔ Geçen hafta verdiği bir röportajda en sevdiği kelimenin “Gümrük” olduğunu belirten Trump seçilmesi halinde gümrüklerini yükselteceği Çin mallarının yanına Avrupa’dan ithalatı da ekledi.
➔ Çünkü ona göre Avrupa da 347 milyar dolar ticaret fazlası vererek ABD’yi kazıklamıştı!
Gümrük vergilerinin yükseltilmesi ithal malların fiyat artışı demek.
➔ Trump’ın uygulayacağı ekonomik politikalara piyasalar şimdiden Trump economic diye isim de bulmuş. Yatırımı ABD’ye yapar ve üretimi yerlileştirirseniz sizi ödüllendiririm diyor.
TRUMP’IN AYAK SESLERİ
➔ Ancak bir malın Çin’de üretim başka ABD’de başka. Yol yine maliyet artışına çıkıyor.
➔ Bunun yanına gevşek para politikası ve gevşek maliye politikası eklediğinde enflasyonun yeni bir yüksek platoya oturacağı beklentisi artıyor.
➔ Trump’ın Fed ile ilişkisi de bu kurumun saygınlığını yıpratıcı ve para politikasının etkinliğini kırıcı rol oynayacak. Çünkü Trump faize ve para politikasına doğrudan müdahil olacağını söylüyor.
➔ Hem para politikasına müdahale hem de harcamacı bir maliye politikası izleneceğinin açıklanması şimdiden enflasyonist bekleyişleri artırıyor ve Hazine faizlerinin yükselmesini beraberinde getiriyor. Trump gelmeden ayak sesleri geldi bile.
➔ ABD 10 yıllık faizi bu nedenle 17 Eylül’de yüzde 3,599’dan hafta sonu yüzde 4,232’ye yükseldi.
➔ Fed’in faiz indirim sürecine yeni başladığı bir aşamada ikincil piyasa faizlerindeki yükseliş ancak bekleyişlerde ciddi değişimlerle mümkün olur.
➔ Dolar Endeksi de 27 Eylül’de 99,865’den hafta sonunda 104,130’a çıkarak yüzde 4,2 artış........