Velhasıl… İnsan Bir Yolcudur
Velhasıl…
İnsan bir yolcudur.
Bu yolculuk, ezelde verilen bir sözle başlar; “Elestü bi-Rabbikum” hitabına “Belâ” diyerek başlayan bir serüvendir bu.
İnsanın hakikat yolculuğu, ruhlar âleminden başlar, anne rahmine uğrar, dünyaya gelir, kabir kapısından geçer, haşirde yeniden dirilir ve ebediyet yurduna varır.
Yani insan, ezel ile ebed arasında, fani bir misafir olarak yürüyen bir seyyah gibidir.
Dünyada Misafirlik Şuuru
Bediüzzaman Said Nursî’nin ifadesiyle insan, “bu dünya hanına konup göçen bir misafirdir.”
Dünya bir menzil, bir durak; ahiret ise asıl vatandır.
Bu misafirlik bilincine varan kişi, eşyaya, insana ve hayata farklı bakar.
Çünkü bilir ki, her şey bir emanet, her nefes bir fırsattır.
Bu şuura eren insan için hayat bir oyalanma değil, ebediyet azığı hazırlama alanıdır.
Hayatın Dönemeçleri
Çocukluk, safiyetin ve masumiyetin yurdu…
İnsanın henüz günaha bulaşmadığı, kalbin berrak olduğu ilk duraktır.
Sonra gençlik gelir; nefsin coştuğu, heva ve hevesin insanı saptırdığı fırtınalı bir dönemdir.
Ama aynı zamanda imanın kemale erebileceği, iradenin........





















Toi Staff
Gideon Levy
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein