Çin-Japonya gerilimi ve Türkistan

Japonya’nın çiçeği burnunda başbakanı Takaichi’nin ‘’Çin’in Tayvan’a saldırması halinde Japonya’nın da mukabele edeceğini’’ söylemesi büyük bir krize neden oldu. Çin, savaş gemileri ve uçaklarıyla Japonya’nın önce hava sahasını sonra karasularını ihlal etti. Çin Tayvan’a saldırdığında mukabele edeceğini deklere eden Japonya bu ihlalleri seyretmekle yetindi. Dolayısıyla karizmasını fena çizdirdi.

Bunlarla yetinmeyen Çin Senkaku adalarına sahil güvenlik gemilerini göndererek ‘’Bu adalar bizim, güvenliğini biz sağlayacağız’’ anonsları yaptırdı. Bu adalar 130 yıldır Japonya’ya ait. Öncesinde Çin’in olduğu iddia ediliyor. Pekin bu hamleyle de yetinmedi. Çin halkına ‘’Japonya’ya gitmeyin’’ çağrısında bulundu. Japonya’ya her sene 7,5 milyon zengin Çinli turistik amaçla gidiyor. Bu çağrıdan sonra Japon borsası tepe taklak oldu.

Çin ekonomik olarak hızlı büyümeye 80’li yıllarda başladı. O dönemde belirlediği stratejiyi kararlılıkla uyguladı. Bir büyük devletin süper güç olabilmesi için ekonomik, siyasi ve askeri açılardan çok güçlü olması gerekir. Çin sadece ekonomik büyümeye odaklandı. Çok zorda kalmadıkça siyasi konulara karışmadı, tavır almadı. Askeri olarak en çok harcama yapan ilk 15 devletin arasında değildi. Böylece ABD ve AB’nin dikkatini çekmeden ve engellemelerine maruz kalmadan çok hızlı büyüyebildi.

Trump ilk başkanlığında, Pekin’in bu stratejisini ortaya koyarak, Çin’e uygulanan gümrük vergilerini artırınca Pekin 2020’den itibaren askeri harcamalarını hızla yükseltti. 2025’te savunmaya 300 milyar dolar sarf eden Çin, Amerika’dan sonra en kabarık bütçeye sahip. Bütçesi üçüncü en fazla harcama yapan ülke konumundaki Rusya’nın iki katından fazla. (Rusya fiilen savaşta olmasına rağmen) Amerika’nın yarısından az ama bu rakamlar yanıltıcı zira Çin, Amerika’yla muadil olan uçakları, gemileri, silahları ve mühimmatı çok daha ucuza mal ediyor. Askerlere yapılan ödemeler Amerikan askerlerine yapılanın sekizde birinden düşük.

Çin’in sadece Japonya ile sınır anlaşmazlığı yok. 3 ülke dışındaki komşularının hepsiyle sınır anlaşmazlıkları var. Çin’in sınır ve vatan kavramları diğer ülkelerden farklı. Pekin, tarihin herhangi bir döneminde Çin’e ait olmuş her yeri Çin toprağı kabul ediyor. Bununla da yetinmiyor, işgal ettiği ülkelerin geçmişte........

© Habererk