Tarih şuuru ve Arşivler
Tarih, bir milletin hafızasıdır. Nasıl ki hafızasını kaybeden bir insan kimliğini, yönünü ve benliğini yitirirse; arşivlerini, belgelerini ve tarih şuurunu kaybeden bir devlet de aynı akıbete uğrar. Devletlerin arşivleri, sadece geçmişin belgeleri değil, geleceğe yön veren en önemli rehberlerdir. Her yazılı evrak, her mühür, her ferman, bir dönemin tanığı; bir medeniyetin sesi, bir milletin hafızasıdır.
Arşiv: Devlet Aklının Hafızası
Arşiv, devlet aklının sürekliliğini sağlayan en temel unsurlardan biridir. Her devlet, geçmiş tecrübelerinden aldığı derslerle geleceğini şekillendirir. Bu noktada arşivler, sadece belgelerin toplandığı depolar değil; devlet geleneğinin, diplomatik tecrübelerin, siyasi kararların, toplumsal gelişmelerin ve kültürel mirasın bir bütün olarak korunduğu kutsal mekanlardır.
Osmanlı İmparatorluğu, bu anlamda tarihe en zengin arşiv miraslarından birini bırakmıştır. Milyonlarca belge, ferman, tapu kaydı, diplomatik yazışma ve mahkeme sicili, yalnızca Osmanlı tarihini değil; aynı zamanda Avrupa, Ortadoğu, Balkanlar ve Afrika tarihini de aydınlatmaktadır. Bu yönüyle Osmanlı arşivleri, dünya tarihinin en kapsamlı hafıza merkezlerinden biridir.
Tarih Bilinci:........© Habererk





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein