Alpay Özalan’ın ‘nefsi müdafaasına’ dair…

Geçtiğimiz haftaya damgasını vuran hadise hiç şüphesiz ki, AYM’nin meclisin başına bela etmeye çalıştığı bir suçlunun milletvekilliğinin düşmesiyle ilgili görüşmelerdi.

Meclis bu mesele için olağanüstü toplandı ve görüşmeler başladı.

Her şey normal giderken PKK’nın partisi olan DEM milletvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit’in önceden aldığı konuşma hakkını Ahmet Şık’a devretmesiyle provokasyonun ilk adımı atıldı.

Bu devretme meselesinin çok önceden planlandığı terbiye yoksunu A. Şık’ın konuşmaya başlamasıyla belli oldu.

Maksat, Can Atalay’la ilgili herhangi bir şey söylemek değildi.

Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere AK Parti milletvekillerine ve hatta bu partiye oy vermiş tüm halka yönelik galiz küfürlerle desteklenmiş ahlaksız bir saldırı planlanmıştı.

Terörden ve kaostan başka herhangi bir işi bulunmayan güruh, en iyi bildiği şeyi bir kez daha gösterime sokuyordu.

Ahmet Şık denen terbiye yoksunu terörist sevici TİP milletvekili ama daha önce HDP’den bu parti adına seçilmişti.

Yani terör örgütünün sivil uzantısı…

Bu herif sadece PKK savunuculuğu yapmıyor, başka terör örgütlerinin de sözcülüğüne soyunmuş öteden beri.

Örnek mi?

Mesela makamında şehit edilen savcı Mehmet Selim Kiraz olayı…

İşbu özne, alçakça şehit edilen merhum savcının katilleriyle röportaj yaptı ve onları adeta göklere çıkardı.

Röportaj dediğime bakmayın, baştan sona kendisinin kurguladığı bir mizanseni gazete sayfalarına aktardı.

Öyle ki, alçak katilin ağzından, “bu mecbur bırakıldığımız bir eylemdi” sözünü söyletecek denli işin içindeki faillerden birisiydi.

Bunların hayatı, masum insanları katleden canilerin sözcüğünü ve savunuculuğunu yapmakla geçti.

PKK’yı FETÖ’yü ve DHKP-C’yi savundular mütemadiyen.

Bu aşağılık vatan haini örgütlerin yaptıkları katliamlara övgü........

© Haber7