Yol Açan Ülke; Türkiye
Henüz şekillenmekte olan yeni dünya düzeni ve küresel siyasetin başat aktörleri bu dönemde ülkemize, mümkün olduğunca dünya siyasetinden uzak durarak kendi içine kapanma misyonu reva görse de Türkiye, her fırsatta dışa açılarak ve bu hususta geniş yollar açarak hâkim küresel zihniyeti hayal kırıklığına uğratmaya devam ediyor.
Yeni dünya siyasetinde olanca tarihi birikimim, stratejik coğrafi konumum, güçlü aklım ve bin yılların ötesinden süzülüp gelen medeniyet değerlerimle ben de varım diye haykırıyor Türkiye.
Dünyanın huzurla yaşanabilir olması hususunda umutların tükenme noktasına evrildiği sancılı bir dönemde barıştan, adaletten, haktan ve mazlumdan yana çok net tavırlar alarak bütün dikkatleri üzerine toplayan Türkiye, “yeni dünya siyaseti benim hamlelerimi hesaba katmadan asla şekillenemez” dercesine dosta umut, düşmana tedirginlik veriyor. Bu durum bölgesinde zaten etkin bir güç olan Türkiye Cumhuriyeti’ni, kapattığı yollarla dünyayı içinden çıkılmaz hale getiren başat küresel aktörlere inat alternatif yollar üretip yeni rotalar belirlemesiyle küresel bir aktör haline getiriyor.
Geleceğe dair bir idealiniz varsa önünüzde iki ihtimal belirir. İlki, bu ideale gidecek bir yol varsa hiç oyalanmadan yola revan olmak, ikincisi de eğer yol yoksa hiç vakit kaybetmeden yol açmaya koyulmaktır.
Türkiye dün Zengezur’da kan ve can kardeşleriyle koparılan bağlarını yeniden tesis etmek için nasıl güçlü bir koridor açma iradesi gösterdiyse bugün dünya siyasetinde kendini yok sayarak üretilen yollara alternatif güzergâh oluşturmak adına da yoğun çaba harcıyor. Bu cümleden olarak dünya ticaretinin yeni İpek Yolu olmaya namzet “Kalkınma Yolu” projesi, bir süreden beri ülkemizin birinci gündeminde yer alıyor ve Cumhurbaşkanımız Recep........
© Haber7
visit website