Tasarruf, bir hayat felsefesi olmalı
İsrafı haram gören bir kültür ve medeniyetin mensuplarıyız. Gelin görün ki israfta dünya sıralamasında en önde gelen ülkelerden birisiyiz.
Yapılan araştırmalar ülkemizde her yıl 18-20 milyon ton gıda ürününün israf edildiğini ve çöplerdeki atık miktarının yarıdan fazlasının gıda ürünü olduğunu söylüyor bize. Tarla ve bahçelerimizde bin bir zahmetle üretilen sebze ve meyvelerin yüzde ellisi henüz tezgahlara girmeden ziyan oluyor. Daha da vahimi ülkemizde her gün 5 milyona yakın ekmek çöpe atılıyor.
Bu nasıl bir tezat, nasıl bir bilinç kaybıdır? Mayası Müslümanlıkla yoğrulan yurdumuz adına ne utanç verici bir durumdur? Eskilerin deyimiyle, böyle bir gecenin hayr umulur mu sabahından?
İsraf konusunda dünyadaki genel manzara da hiç hoş gözükmüyor. Orada da tam bir tezatlar klasiği yaşanıyor aslında.
Bir dünya düşünün ki bağrında yaşayan 700 milyona yakın insan, yiyecek hiçbir şey bulamadığı için açlıktan ölme tehdidiyle karşı karşıya. Yine aynı yerde 700 milyon civarında insan ise aşırı yiyecek tüketimi nedeniyle hastalandığı için obezite ile mücadele halinde. Bir tarafta karnı doysa bile gözü doymadığı için ihtiyaçtan fazlasını alıp sonra çöpe atanlar, diğer yanda ihtiyacına dahi ulaşamayıp açlıktan ölenler. Bu ne yaman bir çelişki…
Tasarruf konusu bir süredir değişik projelerle ülkemizin gündeminde olsa da bu israf tsunamisini bir türlü kırıp atamıyoruz.
Hayatın hemen her alanında israfın tavan yaptığı ülkemizde başta Emine Erdoğan Hanımefendi’nin sıfır atık projesi olmak üzere tasarrufla ilgili........
© Haber7
visit website