İçe yolculuk, iç içe yolculuk, İslam'ın kalbine yolculuk
MEKKE
Şehirlerin anası Mekke..!
Adem'in de, İbrahim'in de (salat ve selam olsun) iltica ettiği şehir Mekke.
Efendimiz'in (aleyhisselam), doğduğu, büyüdüğü, dönüp fethettiği kutlu şehir; Mekke.
Sevr'den Mekke'ye bakarken, "Şayet beni zorla çıkarmasalardı Vallahi seni bırakıp gitmezdim" dediği...
Sonra, dönüp fethettiği şehir Mekke!
Dünyanın kalbini bağrında tutan Mekke!
Yeryüzünde mü'minlerin sılası Harem-i Şerif'e ev sahipliği yapan Mekke.
Mekke'deyiz. Şehirlerin anasındayız.
İslam'ın kalbinde..
Peygamberlerin izinde...
Allah'ın çağrısına uyarak... Ona misafir olarak... Yeryüzündeki sılamızdayız.
Hac gününü beklemekteyiz.
***
Nasipse siz bu yazıyı okuduğunuz saatlerde Kabe'de olacağız.
Hazreti İbrahim'e, Beytullah'ı inşa etmesini emreden... Sonra da "Çık ve insanları çağır" diyen Allah'ın (cc) çağrısına uyarak buradayız.
"Lebbeyk, Allahümme lebbeykk... (Buyur Allahım buyur, emrine amadeyim)" diyerek burdayız.
***
Rivayet odur ki Hazreti İbrahim, "Çık ve insanları hacca çağır" diye buyurduğunda Rabbimiz'e, "Buralarda kimseler yok. Beni kim duyar" demişti.
Ama Allah (cc) İbrahim aleyhisselamdan çağrısını yapmasını yeniden emretmiş. Ve o çağrıya uyan mü'minler asırlardır Mekke'ye, Kabe'ye akın ediyor. Bulduğu bir yoldan, bulduğu bir imkanla.
Kur'an bize şöyle anlatıyor o ziyareti, "Onlar derin vadilerden yorgun bineklerle gelirler."
Yine rivayet odur ki, "Çağrıya uyup, hac için yollara düşenler", ruhların yaratıldığı o anda, o gün "Ben sizin Rabbiniz değil miyim" diyen Allah'a (cc), "Evet sen bizim Rabbimizsin" diyen mü'minlerdir.
İşte biz de İbrahim aleyhisselamın çağrısı ile Allah'ın misafiri olarak, "Sen bizim Rabbimizsin" diyen kullardan olmak için Mekke'deyiz.
Hac günlerini beklemekteyiz. Kabe'de, kalbimizin etrafında........
© Haber7
visit website