menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Hamza’dan Halid’e Zeyd’den Sinvar’a

17 2
sunday

Yer: Uhud.

Tarihler miladi Mart’ın 23’ünde, 625 senesinde.

Hz. Peygamber (s.a.v.), mücahid dava arkadaşlarıyla Ebu Sufyan komutasındaki keferlerin üzerine yürüyor.

Uhud Dağı’nı arkasına alan müşrikler, daha önce ağır ambargo ve fiziki saldırılarla hedef aldıkları Müslümanların kökünü kazımak istiyor.

Kutlu Kumandan’ın (s.a.v.) emir ve talimatlarıyla cenk eden sahabiler, zalim Kureyşiler karşısında tam üstünlük kuramıyor.

İki Cihan Serveri Efendimiz’in (s.a.v.) yiğit amcası Hz. Hamza, cephede en önde vuruşuyor. Muharebenin adeta hücum sembolü oluyor. Keferelerin de, müminlerin de bütün gözleri onun üzerinde. Dosta cesaret, küffara korku salan heybetiyle kılıcını bir ok gibi düşmana sallıyor. Kılıcını her savuruşu ‘Allahuekber’ nidalarının daha da yükselmesini sağlıyor.

İnananların, onları yok etmek için saldıran küffarla döne döne vuruştuğu esnada, Uhud’un kızgın kumlarına bir kan damlıyor. Hz. Hamza’nın kanı.. Hamza vurulmuştu.. Göğüs kapağına saplanan mızrakla dizlerinin üstüne düşmüş ve yere yığılmıştı..
Hamza şehit olmuştu...

Varlığıyla barışta ve savaşta Müslümanlara ciddi moral ve motivasyon kaynağı olan Allah’ın (c.c.) aslanı Hamza, şehitler kervanına katılmıştı..

Neticesinde ciddi bozulmaların yaşandığı İslam ordusu, Peygamber-i Zişan’ın (s.a.v.) emriyle geri çekildi.

Hamza’nın naaşı düşmanın arasında kaldı. Hamza artık mevcudiyetiyle müminlerin arasında değildi.

Umutlar kırılmıştı.

Zihinlerde artık İslam şafağının sökmesi, Müslümanların dalga dalga yayılıp dünyaya hükmedecek güce gelmesi değil; sadece Allah için ölmenin zamanını beklemek vardı..
Hamza’nın iç organlarını çıkarıp kalbini söken küffar, görece zaferinin........

© Haber7


Get it on Google Play